ADALET HABERLERİ

ADALET HABERLERİ

Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin 2024/2594 E., 2024/9869 K. sayılı kararı

Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin 2024/2594 E., 2024/9869 K. sayılı kararı
1 Okunma

Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin 19.12.2024 tarihli, 2024/2594 E., 2024/9869 K. sayılı kararı

T.C.

Yargıtay

8. Ceza Dairesi

2024/2594 E., 2024/9869 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2022/3197 E., 2023/137 K.

SUÇLAR : Uyuşturucu madde ticareti yapma

HÜKÜMLER : Hükümlerin düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddi

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Yapılan ön inceleme neticesinde; sanıklar hakkında kurulan hükümlerin temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, temyiz istemlerinin süresinde olduğu, temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı tespit edilmekle;

Sanıklar müdafilerinin duruşmalı inceleme taleplerinin, 7079 sayılı Kanun’un 94. maddesiyle değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 299/1. maddesi gereği takdiren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I.HUKUKİ SÜREÇ

A. Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 01.11.2022 tarihli ve 2022/83 Esas, 2022/257 Karar sayılı kararı ile;

1-) Sanık ...'in uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188/3, 188/4-a, 62, 52, 53 üncü maddeleri uyarınca 12 yıl 6 ay hapis ve 25.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

2-) Sanık ...'ın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 188/3, 188/4-a, 43/1, 62, 52, 53 üncü maddeleri uyarınca 15 yıl 7 ay 15 gün hapis ve 31.240,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

B. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 26. Ceza Dairesinin, 08.02.2023 tarihli ve 2022/3197 Esas, 2023/137 Karar sayılı kararı ile, sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlerdeki hukuka aykırılık düzeltilerek, hükümlere yönelik sanıklar müdafilerinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

C. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca usul ve yasaya uygun olmaları nedeniyle hükümlerin onanması yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

A. Sanık ... müdafiinin temyiz sebepleri özetle;

Atılı suç yönünden mahkumiyete yeter delil bulunmadığına, diğer sanık beyanlarının atfı cürüm niteliğinde olduğuna, diğer sanığa ait idrar ve kan numuneleri üzerinde olaydan sonra yapılan incelemede kannabinoid grubundan uyuşturucunun bulunmamasının sanığın beyanlarını doğruladığına ve sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

B. Sanık ... müdafiinin temyiz sebepleri özetle;

Suçun unsurlarının oluşmadığına, 5271 sayılı Kanun'un 140. maddesine uygun olarak karar alınmadan sanık hakkında fiziki takip yapılarak delil toplandığına, eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına, sanığın 24.03.2022 tarihli eyleminin 5237 sayılı Kanun'un 188/6. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağına ve beyanlarıyla diğer sanık ...'in suçunu ortaya çıkaran sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine ve 14.03.2022 tarihli ... yönünden delil bulunmadığına ilişkindir.

III. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE

A. Sanık ... Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden

Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği ve sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 188/4 maddesinin (a) bendinin uygulanmasının isabetli olduğu anlaşıldığından, sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görülmemiş, diğer sanık ...'ın uyuşturucuları soruşturma ve kovuşturma aşamasında alınan beyanlarında sanıktan aldığını belirtmesi ve sanıklar arasında suç tarihinde yapılan görüşmelere ilişkin dosya içerisinde bulunan iletişimin tespiti çözüm tutanaklarında sanıkların buluşup ayrılmalarından sonra yakalanan diğer sanık ...'ın yakalandığını sanığa telefonla bildirdiğinin anlaşılması karşısında Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararda hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Sanık ... Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden

1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı ve etkin pişmanlık hükümlerinin sanık hakkında uygulanma koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından, sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde bozma nedeni dışında hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Zincirleme suça ilişkin 5237 sayılı Kanun'un 43. maddesiyle uygulama yapılabilmesi için cezalandırılabilir nitelikte birden fazla eylemin bulunması gerektiği, hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yürütülen ve mahkemece tanık olarak dinlenen ...'in aşamalardaki beyanları, tanığın suç tarihinde sanığa ait ikametin bulunduğu binadan çıkışına dair düzenlenen fiziki takip tutanağı ile sanığın ve eşinin tanığın ikametlerine geldiğini doğrulamaları bir arada değerlendirildiğinde 14.03.2022 tarihli eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin sabit olduğu ve 12.03.2022 tarihli eylemin sübut bulmadığı görülerek yapılan incelemede; sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçu kapsamında işlediği ileri sürülen 24.03.2022 tarihli olayda tanık ...'da ele geçirilen suça konu hapların ... Jandarma Kriminal Laboratuvarı'ndan alınan raporda, 2313 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilmeyen ve yeşil reçeteye tabi ilaçlardan olduğu dikkate alınarak, suç konusu tabletlerin 5237 sayılı Kanun'un 188. maddesinin altıncı fıkrasında belirtildiği şekilde;

a) “Uyuşturucu ve uyarıcı madde etkisi doğuran” bir madde olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu'ndan rapor alınması,

b) Üretiminin resmi makamların iznine veya satışının yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı olup olmadığının, Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü'nden sorulması ve sonucuna göre eylemin 5237 sayılı Kanun'un 188/6. maddesinde düzenlenen “uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran maddenin ticaretini yapma” suçunu oluşturup oluşturmadığı ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanma şartlarının tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile sanık hakkında fazla ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR

A. Sanık ... Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden

Gerekçe bölümünde (A) numaralı bentte açıklanan nedenle, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 26. Ceza Dairesinin, 08.02.2023 tarihli ve 2022/3197 Esas, 2023/137 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289/1. maddesi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden, 5271 sayılı Kanun’un 302/1. maddesi uyarınca Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin REDDİNE,

B. Sanık ... Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden

Gerekçe bölümünde (B) numaralı bentte açıklanan nedenlerle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 26. Ceza Dairesinin, 08.02.2023 tarihli ve 2022/3197 Esas, 2023/137 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302/2. maddesi uyarınca Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin REDDİNE,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 26. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.12.2024 tarihinde karar verildi.

Kaynak:https://www.hukukihaber.net/yargitay-8-ceza-dairesinin-20242594-e-20249869-k-sayili-karari