Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 2025/407 E., 2025/2299 K. sayılı kararı

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 29.05.2025 tarihli, 2025/407 E., 2025/2299 K. sayılı kararı
T.C.
Yargıtay
6. Hukuk Dairesi
2025/407 E., 2025/2299 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/576 E., 2024/1942 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kalkandere Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/124 E., 2024/6 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı bir kısım alacaklılar Akbank TAŞ, ...Ltd. Şti. T. Halkbankası A.Ş ile Albaraka Türk Katılım Bankası A.Ş vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. TALEP
Talep eden şirket vekili talep dilekçesinde; pandemi nedeniyle meydana gelen zararı kaşılayamadığını, müvekkili şirketin ödeme güçlüğü içinde olduğunu ve konkordato ön projesinde yazıldığı şekilde borçlarını ödemek istediğini ileri sürerek konkordato projesinin tasdikini talep etmiştir.
II. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükme esas alınan konkordato komiserinin nihai raporunda belirtildiği üzere talep eden şirket yönünden İcra ve İflas Kanunu'nun 302. ve 305. maddeleri uyarınca konkordato projesinin tasdik şartlarının bulunduğu gerekçesiyle talebin kabulü ile konkordato projesinin tasdikine karar verilmiştir.
III. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklılar Halkbank AŞ, Albaraka Türk Katılım Bankası AŞ,, Akbank AŞ ve ... Ltd Şti vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İİK'nın 304. maddesi gereğince ilanın duruşmadan önce yapıldığı, itiraz sebeplerinin duruşma gününden en az üç gün önce bildirilmesi gerektiğinin ihtar edildiği, tasdik duruşmasının 26.01.2024 tarihinde yapıldığı, istinaf yoluna başvuran alacaklılar Halkbank AŞ ve Albaraka Türk Katılım Bankası AŞ'nin İİK'nın 304. maddesi gereğince itiraz etmediği, istinaf yoluna başvuru haklarının bulunmadığı, komiser raporlarında borçlunun kaynakları ile borçları ödeme potansiyelinin tespit edildiği, çekişmeli alacaklarla ilgili hesaba eklenecek miktarın usulünce tespit edildiği, değişen şartlara göre borçlunun birden fazla kez konkordato talep etme hakkının bulunduğu, İİK'nın 305 ve 308/h maddelerinde aranan tüm şartların mevcut olduğu gerekçesiyle alacaklılar Halkbank AŞ ve Albaraka Türk Katılım Bankası AŞ vekillerinin istinaf başvurularının usulden reddine, diğer alacaklılar vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
1. Alacaklı Akbank T.A:Ş vekili temyiz dilekçesinde; toplantı ve karar nisabını etkilemek ve kendisi lehine karar çıkartabilmek için borçlu tarafından İş Bankası ile protokol yapıldığı, bir kısım alacaklının tüm alacağını alması karşısında müvekkil bankanın alacağının oldukça fazla bir kısmına itiraz edilerek alacaklılar arasında adalet ilkesinin yok sayıldığı, komiser heyetince rehinli malların aktiflere dahil edildiğini, talep eden şirketin muamele merkezini değiştirmeden adres değişikliği yaparak Rize Mahkemelerinden tesis edemediği konkordato talebini Kalkandere mahkemelerinden elde etmeye çalıştığını, Kalkandere'nin hiçbir zaman talep eden şirketin muamele merkezi olmadığını, alacaklılar toplantısının dahi Kalkandere'de değil Rize merkezde yapılmış olmasının şirketin Kalkandere'yi muamele merkezi olarak kullanmadığını ortaya koyduğunu, kesin mühlet kararının geçici mühlet süresi içerisinde alınmadığını, talep eden şirketin faizsiz ödeme talebinin bir nevi tenzilat konkordatosu olduğunu, talep eden şirketin kötü niyetli olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesince bu nedenle oy çokluğuyla karar verildiğini beyan etmektedir.
2. Alacaklı ...Ltd. Şti vekili temyiz dilekçesinde; ödemesiz dönem içeren, faiz içermeyen konkordato kararının hukuka aykırı olduğunu, talep eden şirketin dürüstlük kuralına aykırı davrandığını, daha önce Rize 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/468 Esas sayılı dosyasında, Rize 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/238 Esas sayılı dosyasında, Rize 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/1 E. sayılı dosyasında konkordato taleplerinde bulunduğunu, bu dosyalarda konkordato taleplerinin reddedilip bu kararların kesinleştiğini, bu defa borçlunun şirket merkezini değiştirerek yukarıdaki dosyalarda yer alan konkordato projelerini aynen tekrar ederek, Kalkandere Asliye Hukuk Mahkemesi'nden konkordato talep ettiğini ve talebin kabul edildiğini, Kalkandere ilçesinde borçlunun hiçbir ticari faaliyeti bulunmadığını,. tüm ticari faaliyetinin merkezinin Rize ili olduğunu, faiz içermeyen borçlunun konkordato teklifinin mahiyeti itibarıyla tenzilat konkordatosu olduğunu beyan etmektedir.
3. Alacaklı T. Halkbankası A.Ş vekili temyiz dilekçesinde; talep eden şirketin daha önce de konkordato talebinde bulunarak mühlet sürelerini sonuna kadar kullanmış olduğunu, Kalkandere Asliye Hukuk Mahkemesinin davanın görülmesinde yetkisinin olmadığını, talep eden şirketin kötüniyetli olduğunu beyan etmektedir.
4. Alacaklı Albaraka Türk Katılım Bankası A.Ş vekili temyiz dilekçesinde; müvekkili bankanın toplantıya iştirak ederek, ret oyu kullandığını, dava süresince de konkordatoya itiraz edildiğine ilişkin beyanların sunulduğunu, toplantıya katılıp ret oyu kullanan alacaklı veya toplantıya katılmadığı halde ret oyu kullanan alacaklıların itiraz eden alacaklı kavramına dahil olduğunu ve mahkemece verilen karara karşı istinaf ve temyiz yoluna başvurabileceklerinin kabul edilmesi gerektiğini beyan etmektedir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Talep, konkordato projesinin tasdiki istemine ilişkindir.
1-Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hakim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve komiserlerin tasdik talebine ilişkin nihai raporu ve dosyayı mahkemeye sunmasına kadar geçen süreçte alacaklının öncesinde, teklif edilen konkordato projesine ret oyu kullanmasının, herhangi bir hususta komisere ya da doğrudan mahkemeye verilen dilekçelerin mahkemece verilecek tasdik kararına karşı yasa yollarına başvuru imkânı tanımayacağına, İİK’nın 308/a maddesinde kanun yoluna başvuru hakkı tanınan “itiraz eden alacaklı” deyiminden, “tasdik duruşmasından önce itirazlarını bildiren alacaklı” olduğunun kabul edilmesi gerekmesine göre alacaklılar Halkbank AŞ ve Albaraka Türk Katılım Bankası AŞ vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Alacaklı ....Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazları bakımından;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun öngördüğü yargılama sistemine göre ilk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın temyiz hakkı bulunmamaktadır. İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresinde istinaf yoluna başvurmayan alacaklı ... Ltd. Şti. vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, adı geçen alacaklı vekillerinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
3- Diğer temyiz eden alacaklı Akbank T:A:Ş vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
3.1. Konkordato, borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlunun, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için başvurabileceği kendine özgü bir cebri icra kurumudur. Konkordatoda amaç, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen, mali durumu bozulmuş olan ve borçlarını ödeyip faaliyetlerini devam ettirmek isteyen dürüst borçluyu koruyarak mali durumunun iyileşmesini sağlamak ve alacaklıların, borçlunun muhtemel bir iflasına nazaran daha fazla ölçüde alacaklarına kavuşma olanağı yaratmaktır.
Konkordato ile alacaklılar, alacaklarının bir kısmından vazgeçerler ve/veya borçluya, ödeme konusunda belirli bir vade tanırlar. Borçlunun borcun belli bir yüzdesini ödemeyi taahhüt ettiği ve alacaklıların da kalan alacaklarından vazgeçtiği durumda tenzilat konkordatosu söz konusu olur. İçinde bulunduğu mali koşullara göre borçluya borçlarını belirli bir oran ve/veya vadeyle ödeme imkanı verilmesi hem borçlu bakımından ve hem de alacaklılar bakımından olumlu sonuçlar doğurur. Aksi halde bu durumdaki borçlunun iflas etmesi, faaliyetlerinin tümüyle sona ermesine ve alacaklıların alacaklarını büyük oranda tahsil edememelerine neden olacaktır.
Konkordato vade verilmesi, tenzilat yapılması ve bu ikisinin birlikte istendiği karma konkordato şeklinde olabilir.
İİK’nın 305/1-b maddesi uyarınca borçlunun teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile uyumlu olması gereklidir.
Konkordato talebi ile birlikte mahkemelerce kanundan kaynaklanan birtakım tedbirler alınmakta ve bu tedbirler tasdik kararı verilmesine kadar devam etmektedir. Bu süreler kanun koyucu tarafından oldukça kısa tutulmuş olup kesin olarak da belirlenmiştir. Mahkemelerce tasdik kararı verilmesinden sonra uzun bir süre ödemesiz dönemin kabul ediliyor olması tedbirlerin bu süre kadar uzamasına sebep olacaktır ki böyle bir sonuç kanun koyucunun amacına uygun düşmez. Mahkemelerin projeye alacaklıların lehine müdahale etmesi mümkün iken, uzayan sürelere müdahale edilmemesi konkordatonun ruhuna aykırı düşecektir.
3.2- Bu bilgiler ışığında somut olayda hakkında talep eden şirketin konkordatoya tabi borçlarının faizsiz olarak 1 yıl ödemesiz dönemden sonra, aylık dönemler halinde 36 eşit taksitte ödenmesine karar verilmiştir. 1.01.2024 tarihli konkordato komiser raporunda; talep eden borçlu şirketin 30.09.2023 tarihli rayiç bilançosuna göre öz kaynaklarının (+) 35.888.592,00 TL ile borca batık olmadığı ve varlıklarının borçlarını karşılama oranı yüksek olduğu, ülkemizdeki enflasyon oranı dikkate alınarak yüksek seyreden enflasyona rağmen alacaklıların zararına olacak şekilde faizsiz, 1 yıl ödemesiz ve 3 yıl gibi uzun bir sürede ödemenin kararlaştırılmış olması, dikkate alındığında İİK'nın 305/1-b maddesi uyarınca teklif borçlunun kaynakları ile orantılı değildir.
3.3.Öte yandan talep eden şirket tarafından Rize 3.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/486 Esas sayılı dosyasında, Rize 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/238 Esas sayılı dosyasında, Rize 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/51 Esas sayılı dosyasında, Rize 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/1 Esas sayılı dosyasında konkordato talep ettiği, bu davaların bir kısmının esastan bir kısmının usulden reddine karar verildiği ve kararların kesinleştiği anlaşılmıştır. Bu süreçte Rize 3.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/468 Esas sayılı dosyasında, talep eden şirketin 24.01.2019 tarihinden 24.11.2020 tarihine kadar tüm tedbirlerden yararlandığı, süreç nazara alındığında tasdik edilen projenin borçlunun malvarlığıyla orantılı olmamasının yanı sıra talep eden borçlu şirketin konkordato isteminde iyi niyetli olmadığı da ortadadır. Bu nedenle talep eden şirketin konkordato tasdik talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile talebin kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan sebeplerle alacaklılar Halkbank A.Ş, Albaraka Türk Katılım Bankası AŞ ve .... Ltd. Şti. vekillerinin temyiz istemlerinin REDDİNE,
(2) numaralı bentte açıklanan sebeplerle alacaklı .... Ltd. Şti. vekilinin temyiz isteminin REDDİNE,
(3) numaralı bentte açıklanan sebeplerle diğer temyiz eden alacaklı Akbank T.A.Ş vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
İlk Derece Mahkemesi Kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 29.05.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.