ADALET HABERLERİ

ADALET HABERLERİ

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2016/19622 E., 2017/8097 K. sayılı kararı

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2016/19622 E., 2017/8097 K. sayılı kararı
2 Okunma

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 25.05.2017 tarihli, 2016/19622 E., 2017/8097 K. sayılı kararı

T.C.

Yargıtay

3. Hukuk Dairesi

2016/19622 E., 2017/8097 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki nafaka arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların boşandıklarını ve davacı müvekkil yararına aylık 150,00TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, günün koşullarında bu miktarın yetersiz kaldığını, müvekkilinin yakınlarının yardımlarıyla geçinmeye çalıştığını bildirerek nafakanın 500 TL’ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir.

Davalı, davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece, tarafların anlaşmalı olarak boşandıkları, boşanma kararına esas olan anlaşmalı boşanma protokolünde yoksulluk nafakası kararlaştırdıkları, hâlihazırda protokol tarihi itibariyle düşük bir nafaka kararlaştırmış oldukları, davacı tarafça, işbu kararlaştırılan nafakanın artırılmasının talep edildiği eldeki davada, ahde vefa ilkesi gereğince uyarlama şartları gerçekleşmediği müddetçe nafakanın değiştirilmesinin mümkün olmadığı, anlaşmalı boşanma protokolünün tasdik edildiği 19.09.2013 tarihi ile işbu davanın açıldığı 18.09.2015 tarihleri arasında ekonomik koşullarda olağanüstü derecede herhangi bir değişimin yaşanmadığı dolayısıyla somut olayda uyarlama şartlarının mevcut olmadığı anlaşılmış olmakla, davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.

Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.

Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir.

O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile istemin tümden reddi doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak:https://www.hukukihaber.net/yargitay-3-hukuk-dairesinin-201619622-e-20178097-k-sayili-karari