Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin 2024/23146 E., 2025/14296 K. sayılı kararı
Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin 13.05.2025 tarihli, 2024/23146 E., 2025/14296 K. sayılı kararı
T.C.
Yargıtay
3. Ceza Dairesi
2024/23146 E., 2025/14296 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI: 2024/174 Değişik İş
SUÇ : Terör örgütü propagandası yapmak
KARAR: İddianamenin iadesi kararına karşı yapılan itirazın reddi
KANUN YARARINA BOZMA YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması
Şüpheli hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçundan yapılan soruşturma sonucunda tanzim edilen Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 22.01.2024 tarihli ve 2024/6281 soruşturma, 2024/2858 Esas sayılı iddianamesinin, Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 07.02.2024 tarihli 2024/7 iddianame değerlendirme numaralı kararıyla iadesine karar verilmesi üzerine, söz konusu karara karşı yapılan itirazın reddine dair merci Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.02.2024 tarihli ve 2024/174 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesi uyarınca, 01.11.2024 tarihli ve 94660652-105-07-8139-2024-KYB sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 09.12.2024 tarihli ve 2024/114449 sayılı Tebliğname'si ile dava dosyası Dairemize gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
A.Kanun Yararına Bozma İstemi
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin;
"Silâhlı terör örgütü propagandası yapmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 21.03.2023 tarihli ve 2023/25860 Soruşturma, 2023/8702 Esas, 2023/1162 sayılı İddianamenin iadesine dair Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 31.03.2023 tarihli ve 2023/42 sayılı Kararına karşı yapılan itirazın sosyal medya profilinin şüpheliye ait olduğu hususunda yeterli araştırmanın yapıldığı gerekçesiyle bu yönden kabulüne, şüphelinin savunması alınmadan iddianame düzenlenemeyeceği gerekçesiyle de bu bakımdan reddine ilişkin mercii Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.04.2023 tarihli ve 2023/218 Değişik İş sayılı kararını müteakip, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca yeniden düzenlenen 03.09.2023 tarihli ve 2023/70651 Soruşturma, 2023/21772 Esas ve 2023/3050 sayılı İddianamenin, 31.03.2023 tarihli İddianamenin iadesi kararında belirtilen eksikliklerin giderilmediğinden bahisle ikinci kez iadesine ilişkin Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.09.2023 tarihli ve 2023/149 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 27.09.2023 tarihli ve 2023/548 Değişik İş sayılı kararının ardından, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca yeniden düzenlenen 22.01.2024 tarihli ve 2024/6281 Soruşturma, 2024/2858 Esas ve 2024/270 sayılı İddianamenin, 18.09.2023 tarihli İddianamenin iadesi kararında belirtilen eksikliklerin giderilmediğinden bahisle üçüncü kez iadesine ilişkin Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 07.02.2024 tarihli ve 2024/7 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.02.2024 tarihli ve 2024/174 Değişik İş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 31.03.2023, 18.09.2023 ve 07.02.2024 tarihli iddianamenin değerlendirilmesi kararlarında iddianamenin iade edilmesi sebebinin sadece şüphelinin savunmasının alınmamış olmasına dayandığı anlaşılmış olup,
Benzer bir olay nedeniyle Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 01.07.2024 tarihli ve 2024/3717 Esas, 2024/9414 Karar sayılı ilâmıyla; ".... Kanun'un 174 üncü maddesinin ikinci fıkrasında ise açıkça; suçun hukuki nitelendirmesi nedeniyle iddianamenin iade edilemeyeceği belirtilemektedir. Ceza muhakemesinde yaptığı soruşturmadan sonuç çıkarma görevi olan Cumhuriyet savcısının, sonuç çıkarma aşamasında suçun hukuki niteliğini takdir etme hakkı da bulunmaktadır. Buna göre yapılan soruşturma sonucunda, tipik fiilin, Kanun’un hangi maddesindeki suçu oluşturduğunu Cumhuriyet savcısı gösterecek, ancak hakim, bu gösterim ile bağlı olmayacaktır. Hakim, hükmünü, 5271 sayılı Kanun'un 225 inci maddesinin birinci fıkrasına göre; iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verecektir. Hakimin, Cumhuriyet savcısının yaptığı nitelendirme ile bağlı olmadığı için iddianameyi bu yönde de iade edemeyeceği 5271 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin ikinci fıkrasında hüküm altına alınmıştır. Maddede iddianamenin iadesi sebepleri sınırlı sayıda gösterilmiştir. Bu sebepler dışında iddianamenin iade edilmesi ceza adalet sistemimizde kabul edilmemiştir. İncelenen dosyada; şüpheli hakkında ....suçları nedeniyle yürütülen soruşturmada şüphelinin yurtdışında yaşadığı, Sulh Ceza Hakimliğince ... tarihinde şüpheli hakkında yakalama emri düzenlenmesine karar verildiği, uluslararası istinabe yoluna başvurulduğu ancak sonuç alınamadığı bu nedenlerle şüphelinin ifadesinin alınamadığı anlaşılmıştır. Araştırma ve tespit raporu sonucunda elde edilen bilgiler de gözetildiğinde, ..... değerlendirmenin mahkemenin takdirinde
olduğu, şüpheli hakkında kamu davasının açılması için yeterli şüphenin bulunması karşısında iddianamenin iadesi kararının ve bu karara yapılan itirazın reddedilmesi hukuka aykırıdır...." şeklinde de belirtildiği üzere, mevcut delillerin kamu davasının açılmasını gerektirir nitelikte bulunduğu ve şüphelinin ifadesinin alınmamasının iddianamenin iadesi sebepleri arasında bulunmadığı gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
B.Hukuki Süreç
1.Şüpheli ...'in 16.03.2003 Alanya doğumlu olup aslen Uludere nüfusuna kayıtlı olduğu, Facebook sosyal paylaşım sitesi üzerinden “...” isimli/rumuzlu hesap üzerinden tüm kullanıcıların görebileceği şekilde terör örgütünün propagandasını içeren paylaşımlarda bulunduğunun tespit edilmesi üzerine soruşturma işlemlerinin başlatıldığı anlaşılmıştır.
2.Kolluk görevlileri tarafından hazırlanan 27.02.2023 tarihli araştırma raporunda; şüphelinin 24.09.2022 tarihinde İstanbul havalimanından yurtdışına çıkış yaptığı ve yurda giriş kaydının bulunmadığı belirtilmiştir.
3.Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 18.01.2024 tarihli ve 2024/6281 soruşturma sayılı yazısı ile şüpheliye çağrı yapılamadığı ve aramalara rağmen ulaşamadığı gerekçesiyle yakalama emri düzenlenmesi talep edilmiş, Antalya 4. Sulh Ceza Hakimliğinin 19.01.2024 tarihli ve 2024/641 Değişik İş sayılı kararı ile şüpheli hakkında 5271 sayılı CMK'nın 98. maddesi gereğince yakalama emri düzenlenmesine karar verilmiş, iş bu kanun yararına bozma dosyasının inceleme tarihi itibariyle şüphelinin yakalanamadığı anlaşılmıştır.
4. Dosya içerisinde bulunan Antalya İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünün 31.10.2022 ve 05.01.2023 tarihli araştırma raporlarında; söz konusu sosyal medya hesabının kullanıcısının şüpheli ... olabileceğinin değerlendirildiği belirtilmiş; TEM Şube kolluk görevlileri tarafından hazırlanan 14.10.2022 tarihli araştırma raporunda ... rumuzlu Facebook hesabından terör örgütü propagandası içeren paylaşımlar yapıldığının tespit edildiği belirtilmiştir.
5. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 21.03.2023 tarihli ve 2023/25860 soruşturma, 2023/8702 Esas sayılı iddianamesiyle şüphelinin ... isimli Facebook hesabını kullandığı, bu hesap üzerinden 30.09.2022 tarihinde tüm kullanıcıların görebileceği şekilde terör örgütünün propagandasını içeren paylaşımlarda bulunduğu, şüpheli müdafii tarafından soruşturma dosyasına 19.09.2022 tarihli vekaletnamenin sunulduğu, dolayısıyla şüphelinin hakkındaki soruşturmadan haber olduğu ve ifadesinin alınamamasının kendi kusurundan kaynaklandığı belirtilmiş, sonuç itibariyle terör örgütü propagandası yapmak suçundan cezalandırılması talep edilmiştir.
6. Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 31.03.2023 tarihli ve 2023/42 İddianame değerlendirme numaralı kararıyla, suça konu sosyal medya hesabının şüpheliye ait olup olmadığı konusunda net bir tespitin olmadığı, bu nedenle belirleyici delil niteliğinde olan şüphelinin savunmasının alınmadan iddianame tanzim edildiği belirtilerek iddianamenin iadesine karar verildiği anlaşılmıştır.
7. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 03.04.2023 tarihli ve 2023/25860 Soruşturma sayılı yazısı ile şüphelinin ifadesinin alınmamış olmasının iddianamenin iade nedeni olmayacağı ve dosya içerisinde bulunan araştırma raporlarına göre propaganda içeren paylaşımların yapıldığı sosyal medya hesabının şüpheli tarafından kullanıldığında şüphe bulunmadığı belirtilerek iddianame tanzim edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle iddianamenin iadesi kararının kaldırılması aksi takdirde evrakın itiraz mercine gönderilmesi talep edilmiştir.
8. Merci Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.04.2023 tarihli ve 2023/218 Değişik İş sayılı kısmen kabul kısmen ret kararıyla; sosyal medya hesabının şüpheli tarafından kullanıldığına ilişkin yeterli şüphe bulunduğu için Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan itirazın bu yönden kabulüne; şüphelinin savunmasının alınmasına yönelik herhangi bir işlem yapılmadan ve şüphelinin savunması alınmadan iddianame düzenlenmesine ilişkin itirazın ise reddine kesin olarak karar verilmiştir.
9. Verilen karara karşı Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozma yoluna gidilmesi talep edilmiş, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 25.07.2023 tarihli yazısı ile uyuşmazlığın yargısal çözüm yollarıyla giderilebileceği belirtilerek kanun yararına bozma yoluna gidilmemiştir.
10. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 03.09.2023 tarihli ve 2023/70651 Soruşturma, 2023/21772 Esas sayılı kararı ile aynen bir önceki iddianamede belirtilen hususlar çerçevesinde şüphelinin terör örgütü propagandası yapmak suçundan cezalandırılması istemli yeni bir iddianame tanzim edilmiştir.
11. Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.09.2023 tarihli ve 2023/149 İddianame değerlendirme numaralı kararıyla, daha önceki iade kararında belirtilen eksiklikler giderilmeden yeniden iddianame tanzim edildiği gerekçesiyle tekrar iddianamenin iadesine karar verildiği anlaşılmıştır.
12. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 20.09.2023 tarihli ve 2023/70651 Soruşturma sayılı yazısı ile önceki itiraz yazısında belirtilen gerekçelerle iddianamenin iadesi kararının kaldırılması aksi takdirde evrakın itiraz mercine gönderilmesi talep edilmiştir.
13. Merci Antalya 3.Ağır Ceza Mahkemesinin 27.09.2023 tarihli ve 2023/548 Değişik İş sayılı kararıyla önceki iade kararında belirtilen eksiklikler giderilmeden iddianame tanzim edildiği gerekçesiyle itirazın reddine kesin olarak karar verilmiştir.
14. Verilen karara karşı Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozma yoluna gidilmesi talep edilmiş, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 28.12.2023 tarihli yazısı ile uyuşmazlığın yargısal çözüm yollarıyla giderilebileceği belirtilerek kanun yararına bozma yoluna gidilmemiştir.
15. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 22.01.2024 tarihli ve 2024/6281 Soruşturma, 2024/2858 Esas sayılı kararı ile aynen bir önceki iddianamede belirtilen hususlar çerçevesinde şüphelinin terör örgütü propagandası yapmak suçundan cezalandırılması istemli üçüncü iddianame tanzim edilmiştir.
16. Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 07.02.2024 tarihli ve 2024/7 İddianame değerlendirme numaralı kararıyla, daha önceki iade kararında belirtilen eksiklikler giderilmeden yeniden iddianame tanzim edildiği gerekçesiyle tekrar iddianamenin üçüncü kez iadesine karar verildiği anlaşılmıştır.
17. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 12.02.2024 tarihli ve 2024/6281 Soruşturma sayılı yazısı ile önceki itiraz yazısında belirtilen gerekçelerle iddianamenin iadesi kararının kaldırılması aksi takdirde evrakın itiraz mercine gönderilmesi üçüncü kez talep edilmiştir.
18. Merci Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.02.2024 tarihli ve 2024/174 Değişik İş sayılı kararıyla önceki iade kararında belirtilen eksiklikler giderilmeden iddianame tanzim edildiği gerekçesiyle itirazın üçüncü kez reddine kesin olarak karar verilmiştir.
19. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine Adalet Bakanlığının, 01.11.2024 tarihli ve 94660652-105-07-8139-2024-KYB sayılı yazısı ile merci Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.02.2024 tarihli ve 2024/174 Değişik İş sayılı kararının CMK'nın 309. maddesi gereğince kanun yararına bozulması talep edilmiştir.
C. İlgili Hukuk
Konu ile ilgili olarak 5271 sayılı CMK'nın 170 inci maddesinde kamu davası açma görevi, 174 üncü maddesinde ise iddianamenin iadesi müessesesi ve koşulları düzenlenmiştir.
D. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlığın özü, iddianamenin iadesi kararına karşı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan itirazın reddine dair verilen merci kararının hukuka uygun olup olmadığına ilişkindir.
Ceza muhakemesinin amacı, maddi gerçeğin insan onuruna yaraşır biçimde araştırılıp bulunmasıdır.
Soruşturma evresinin asıl yetkilisi olan Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez ceza yargılamasının temel amacı olan maddi gerçeğin ortaya çıkarılması için soruşturmaya başlayacaktır.
CMK’nın 160/1 maddesinde yer alan “bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hal” ifadesinden de anlaşılacağı üzere belli bir suç şüphesine karşı soruşturmaya başlanılabilmesinin maddi koşulu, o suça ilişkin başlangıç şüphesinin var olmasıdır. Başlangıç şüphesi, soyut bir izlenimle değil; suçun işlendiği izlenimini uyandıran somut vakıalar ile oluşur. Cumhuriyet savcısı, başlangıç şüphesinin olup olmadığını yani, suçun işlendiği izlenimini uyandıran somut vakıaların bulunup bulunmadığını değerlendirerek soruşturmaya başlayacaktır. Kısaca, başlangıç şüphesinin bulunup bulunmadığını değerlendirme yetkisi, Cumhuriyet savcısına aittir (Veli Özbek, Nihat M. Kanbur, Koray Doğan, Pınar Bacaksız, İlker Tepe, Ceza Muhakemesi Hukuku, Seçkin Yayınlar, Ankara, 2011, sayfa 186 ve devamı).
Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı iddianame düzenler. "Yeterli şüphe", şüphelinin müsnet suçtan yargılanması için gerekli ve yeterli olan şüphe derecesini ifade eder. Bu şüphenin, hukuka uygun olarak elde edilmiş her türlü delile dayanması gerektiğinde kuşku yoktur. Cumhuriyet savcısı
topladığı delillerin iddianame düzenlemek için yeterli olup olmadığını takdir edecek, delilleri olaylarla ilişkilendirerek yeterli şüpheyi ortaya koyacaktır. Kamu davasının açılmasında yeterli şüpheden bahsedebilmede önemli olan, suçun işlendiğine yönelik tartışılabilirlik ve mahkûmiyetin ne derecede mümkün olabilirliğidir.
Soruşturma aşamasında toplanan deliller sonucunda yeterli şüphenin oluşmaması durumunda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi, yargılama aşamasında hakim veya mahkemece verilen kararlar ile kanun yolu aşamalarında delillerin hukuka uygunluk denetiminin yapılacağına dair düzenlemelerin yanı sıra; iddianamenin iadesi müessesesinin de delilin denetimine olanak tanıdığının kabulü gereklidir. Ancak Anayasa'nın 38, 5271 sayılı CMK'nın 206/2 maddelerindeki düzenlemeler kapsamında, bu olanağın çok geniş yorumlanmaması gerektiği CMK'nın 172/1 maddesinin doğal sonucudur.
Şüphelinin savunmasının alınmasını zorunlu kılan açık bir hükme CMK’nın 170 ve 174. maddelerinde yer verilmemiştir. Ancak bu durum her koşulda savunma alınmadan dava açılabileceği şeklinde de yorumlanmamalıdır.
Ancak müsnet suçla ilgili olarak dava açmayı gerektiren yeterli şüphe oluşturacak somut delillerin ikame olunduğu ve fakat şüphelinin kaçması nedeni ile ifadesinin alınma imkanının bulunmadığı, hakkında çıkartılan yakalama emrinin üzerinden somut olaya özgü makul sürenin geçtiği anlaşılan durumlarda, özellikle "yargılamanın makul sürede tamamlanması" ilkesi kapsamında ikame olunan delillerin mahkemece de toplanmasını teminen iddianame düzenlenmesinin gerekebileceği de gözetilmelidir.
Bu açıklamalar ışığında ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Sosyal medya hesabında terör örgütü propagandası içeren paylaşımlar yapıldığının tespiti üzerine şüpheli hakkında soruşturma işlemlerine başlanıldığı, şüphelinin yurt içinde kayıtlı adresinin bulunduğu tespit edilmekle birlikte Cumhuriyet savcısının talimatıyla yapılan araştırmalarda şüphelinin 24.09.2022 tarihinde yurt dışına çıkış kaydının bulunduğu ancak ülkeye giriş kaydının bulunmadığının tespit edildiği, iddianamenin ikinci kez iade edilmesinden sonra 19.01.2024 tarihinde şüpheli hakkında 5271 sayılı CMK'nın 98. maddesine göre yakalama emri düzenlediği ancak bu aşamaya kadar yakalanamadığı; dosya kapsamında yer alan araştırma raporları içeriklerine göre, söz konusu sosyal medya hesabının kullanıcısının şüpheli ... olabileceğinin belirlendiği, mevcut delil durumunun şüpheli hakkında kamu davası açılması ve müsnet suçtan yargılanması için gerekli ve yeterli olan şüphe koşulunu sağladığı, bu nedenle somut olayda suçun sübutu ve vasfının tayini bakımından şüphelinin savunmasının alınmasının önem arz ettiği bir halden bahsedilmesininin mümkün olmadığı, Dairemizin müstekar içtihatlarının de aynı mahiyette olduğu anlaşıldığından, soruşturmanın başlamasından önce yurt dışına çıkış kaydı bulunan ancak ülkeye dönüş kaydı bulunmayan, kayıtlı bir yurt dışı adresi de tespit edilemeyen şüpheli hakkında, -kanun yararına bozma incelemesinin tarihi itibariyle henüz yakalanamadığı da nazara alınarak- yakalama emri çıkartılmasının üzerinden somut olayın özelliğine göre makul süre geçtiğinin kabul edilmesi gerektiği ve dosyadaki mevcut delil durumunun şüpheli hakkında kamu davası açılması ve müsnet suçtan yargılanması için gerekli ve yeterli olan şüphe koşulunu sağladığı nazara alındığında, iddianamenin iadesi kararına karşı yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken istemin kısmen reddine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır.
II. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Merci Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.02.2024 tarihli ve 2024/174 Değişik İş sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309/3 maddesi gereğince, KANUN YARARINA BOZULMASINA,
3. 5271 sayılı Kanun’un 309/4-(a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için soruşturma dosyasının, Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.05.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.