ADALET HABERLERİ

ADALET HABERLERİ

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin 2014/34355 E., 2015/29452 K. sayılı kararı

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin 2014/34355 E., 2015/29452 K. sayılı kararı
2 Okunma

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin 12/10/2015 tarihli, 2014/34355 E., 2015/29452 K. sayılı kararı

T.C.

Yargıtay

13. Hukuk Dairesi

2014/34355 E., 2015/29452 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

Davacı, davalılar ile yapılan sözleşme ile daire satın aldığını, tanıtım aşamasında daireye ilişkin olarak teras ölçüsünün 22,66 m2 olacağı taahhüt edilmesine rağmen teslim edilen teras büyüklüğünün 12,30 m2 olduğunu, dairenin tesliminden önce durumu farkederek 15.06.2012 tarihinde ayıp ihtarında bulunduğunu, davalı tarafından gönderilen cevabi ihtarnamede terasta küçülme olduğunun kabul edildiğini ve dairenin 17.06.2012 tarihinde teslim edildiğini, satılan taşınmazın ayıplı olduğunu ileri sürerek; ayıp nedeniyle değer kaybı karşılığı 5.000 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı .. Konut..... savunmasında; davacı ile yapılan sözleşmenin 14.8 maddesine göre sorumluluğun davalıda olduğunu, bu sözleşme hükmünü davacı tarafından kabul edilmesi nedeniyle davanın husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.

Davalı... Savunmasında; davacıya satışı yapılan dairenin alanının net 74,05 m2 'den 79,98 m2'ye, brüt 118,3 m2 'den 125,30 m2 yükseldiğini, daire net alanının 5,92 m2 arttığını, terasta kullanılan korkuluk elemanları nedeniyle net kullanım alanının 13,16 m2 olduğunu, bunun cephe montaj detayından ötürü cephenin terasa kaymasından ve güvenlik nedeniyle korkuluk takılmasından kaynaklandığını, satışta gösterilen teras brüt alanının 22,30 m2 olduğunu ayıplı teslimatın bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece davanın kabulü ile, 5.000 TL'nni dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.

1-Davalı ...'nin temyiz itirazları yönünden; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2-Davalı.... Konut.... tarafından ileri sürülen temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede; Dava konusu taşınmazın satışına ilişkin olarak 23.11.2009 tarihli sözleşmeyi davalı..Konut...... satıcı(arsa maliki),davalı... Satıcı (yüklenici),davacı ise alıcı sıfatıyla imzaladığı, bu sözleşmenin 14.8. maddesinde “ İşbu SÖZLEŞME, temelinde SÖZLEŞME konusu BAĞIMSIZ BÖLÜM'ün bulunduğu projenin yapılacağı arsanın maliki olan ... KONUT ..le bu arsa üzerinde yapılacak projenin yapımı ve pazarlanması dahil tüm gider, masraf, her türlü vergi, resim, harç, fon vs. tüm harcamaları üstlenen YÜKLENİCİ arasında yapılan... Noterliğinin 02 Haziran 2008 tarih ve 29058 yevmiye numaralı, İstanbul ...Batı Bölgesi 1. Kısım .. Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı Esasına göre yapılmasına ait SÖZLEŞME'nin olduğu, ARSA MALİKİ'nin, projenin yapımı, pazarlanması, satışı ve satış sonrası dahil hiçbir safhasında tüm gider, masraf, her türlü vergi, resim, harç, fon vs. tüm harcamaları hiçbir ad altında ve hiçbir koşulda ödeme ve harcamada bulunmayacağı ve mevzuatın amir düzenlemeleri ile ALICI'nın SÖZLEŞME gereklerini yerine getirmesi halinde devrini vermesi dışında hiçbir yükümlülüğü olmadığı, ALICI'nın işbu Satış Vaadi Sözleşmesi nedeniyle doğacak tüm tazminat ve talep haklarının muhatabı olarak YÜKLENİCİ'yi kabul edeceği ve her türlü ayıp, kusur ve eksik imalatlar ile gecikmeden doğabilecek muhtemel zararlardan YÜKLENICİ'nin sorumlu olduğunu peşinen kabul etmeleri esasına dayanmaktadır.” şeklinde düzenleme yapıldığı, bu düzenlemeye göre taşınmazı satın alan davacının dava konusu ayıplı imalat nedeniyle doğan zararlarını sadece davalı yüklenici ... talep edebileceğini kabulü gerekir. Hal böyle olunca mahkemece davacının sözleşmenin 14.8. maddesine göre ayıplı imalattan kaynaklanan zararını davalı.... Konut.....'den talep edemeyeceği gözetilerek bu davalı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmaya gerektirir.

SONUÇ: Yukarıda 1. bentte belirtilen nedenlerle davalı ...'nin tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı ... Konut..... lehine BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 230,95 TL. harcın davalı-....'den alınmasına, peşin alınan 85,40 TL harcın davalı-.. Konut ..ne iadesine, 12/10/2015 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle ayrıntıları YHGK'nun 2013/13-1917 E, 2015/1258 K.sayılı ilamında açıklandığı üzere davalılar arasında imzalanan 2 Haziran 2008 tarihli .... İnşaat Sözleşmesine göre davalı arsa sahibi......'de tüketiciye karşı 4077 sayılı yasanın 4.maddedeki haklarından sorumlu olduğundan mahkemenin her iki davalıyı sorumlu tutan kararı doğru olduğundan bozma görüşüne katılmıyorum.

Kaynak:https://www.hukukihaber.net/yargitay-13-hukuk-dairesinin-201434355-e-201529452-k-sayili-karari