Yargıtay 12. Ceza Dairesi'nin 2025/76 E., 2025/4104 K. sayılı kararı
Yargıtay 12. Ceza Dairesi'nin 21.04.2025 tarihli, 2025/76 E., 2025/4104 K. sayılı kararı
T.C.
Yargıtay
12. Ceza Dairesi
2025/76 E., 2025/4104 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2018/1615 E., 2020/795 K.
SUÇ : Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun kabulü ile; İlk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak kurulan mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz isteminin reddi ile hükümlerin onanması
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; o yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun (5271 sayılı Kanun) 298/1. maddesindeki temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı tespit edilmekle, işin esasına geçildi, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
İlk Derece Mahkemesince, sanık hakkında özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun (5237 sayılı Kanun) 139, 73/1 ve 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddesi gereği düşme kararı verilmiş, kararın istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile; sanıklar hakkında verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan 5237 sayılı Kanunun 136/1, 62/1, 53 ve 51. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve hapis cezasının ertelenmesine karar verilmiş, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca temyiz isteminin reddi ile hükümlerin onanması kararı verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
O yer Cumhuriyet savcısının temyiz istemi, sanığın atılı suçu işlediğine dair mahkumiyetine ve diğer sanığın eylemine iştirak ettiğine dair yeterli delil bulunmadığına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
İlk Derece Mahkemesince, dosyada mevcut belge ve bilgiler, soruşturma ve kovuşturma evrelerinde alınan beyanlarla birlikte dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; sanık ... ile katılanın bir süre gönül ilişkilerinin bulunduğu, ayrılmaları sonrası cep telefonu numarasını sanık ...'a verdiği, sanık ...'un kullanmış olduğu facebook hesabından katılanın günlük hayata ilişkin daha önceden çekilmiş ve katılanın kendi facebook hesabından paylaşmış olduğu fotoğrafı izinsiz bir şekilde, yorum kısmına katılanın cep telefonu numarasını da yazarak paylaştığı olayda eylemin öğrenilme tarihinden itibaren yasal şikayet süresi içerisinde katılanın şikayetçi olmadığı gerekçesi ile sanıklar hakkında açılan kamu davasının düşmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesinin kararı kaldırılarak sankların katılana ait kişisel veri niteliğindeki görüntüsü ve fotoğrafını bilgi ve rızası dışında paylaşan sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettikleri gerekçesiyle sanıklar hakkında 5237 sayılı Kanunun 136/1. maddesinde düzenlenen verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan ayrı ayrı cezalandırılmalarına karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE VE KARAR
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşılmakla, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin kararında o yer Cumhuriyet savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanunun 289/1. maddesi ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5237 sayılı Kanunun 302/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca Kiraz Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.04.2025 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.