Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin 2024/15147 E., 2025/7407 K. sayılı kararı
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin 05.05.2025 tarihli, 2024/15147 E., 2025/7407 K. sayılı kararı
T.C.
Yargıtay
10. Hukuk Dairesi
2024/15147 E., 2025/7407 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
EK KARAR TARİHİ : 06.09.2019
SAYISI : 2017/4523 E., 2019/865 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 21. İş Mahkemesi
SAYISI : 2015/232 E., 2017/530 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı Sağlık Bakanlığı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 04.03.2013 tarihinde ... Hastanesi Tıp Fakültesi binası 2. katta cam temizliği işi ile uğraşmaktayken camdan binanın dış tarafına düşerek yaralandığını belirterek maddi ve manevi zararının tazminini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle, husumet ve zamanaşımı itirazında bulunarak, davacının ... Komutanlığı Hastanesinin talimatları doğrultusunda çalıştığını, kazanın kendi kişisel kusuru nedeniyle meydana geldiğini beyanla davanın reddini istemiştir.
... cevap dilekçesinde özetle, husumet itirazında bulunduğu, davacının hastane personeli olmadığını, davalı İdareden ihale ile iş yüklenen işveren firmaların işçisi olup, ihale makamı olarak kendilerinin sorumluluğunun bulunmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın sadece ... Şirketi hakkında açıldığı, ancak davacının ... Şirketi ile ... Temizlik Şirketlerinin oluşturduğu iş ortaklığı nezdinde çalıştığı anlaşılmakla, iş ortaklığının tüzel kişiliği olmadığından husumet ehliyetinin iş ortaklığın tüm taraflarının davaya dahil edilmesi ile sağlanabileceğinden, re'sen gözetilmesi gereken taraf ehliyetinin sağlanması için davacıya ... Şirketini de davaya dahil etmek için süre verildiği, davacının bu sırada kendiliğinden asıl işveren olan Türkiye Kamu Hastanelerini de harcını ödeyerek davaya dahil ettiği, böyle olunca Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2012/5-682 Esas, 2013/153 sayılı Kararı ile Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 2010/5377 Esas, 2013/9113 sayılı Kararları karşısında dahili dava yolu ile davaya dahil edilen tüm davalılar hakkında hüküm kurmak gerektiği, kusur oranın tespiti için üç kişilik uzman bilirkişi heyeti raporu aldırıldığı, somut olaya ve mevzuata uygun heyet raporuna itibar edilerek meydana gelen iş kazasında davalı işverenlerin % 65 oranında kusurlu olduklarının anlaşıldığı davacının karşılanmayan maddi zararının 63.788,09 TL olduğu gerekçesiyle , maddi tazminat davasının kısmen kabulüne, 63.788,09 TL maddi tazminatın 04.03.2013 olan kaza tarihinden itibaren reoskont faiz oranını geçmemek üzere yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, manevi tazminat davasının kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın 04.03.2013 olan kaza tarihinden itibaren reoskont faiz oranını geçmemek üzere yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Dahili davalı Sağlık Bakanlığı vekili temyiz dilekçesinde; davaya konu taleplerin zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, asıl işveren değil, ihale makamı olduğundan işveren sıfatı bulunmadığını, davanın husumetten reddi gerektiğini, kendisine atfedilecek kusur bulunmadığını, işçinin dinlenme saatinde kendi insiyatifi ile cam silme işine kalkıştığını ve tedbir almayarak düştüğünü, % 20 kusur izafe edildiği halde diğer davalılarla tazminatın tamamından müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasının ve faiz oranının hatalı olduğunu belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
6100 sayılı HMK'da dahili dava diye adlandırılan bir müessese bulunmamaktadır. Açılmış bir davada üçüncü bir kişinin davalı olarak gösterilmesi istenirse harcı ödenerek o kimse hakkında usul hükümlerine uygun bir dava açılması gerekir. Bunun yanında bir davada o davanın esası bakımından hüküm ancak davanın sujeleri yani davacı ile davalıları için verilebilir. Dairemizin 20.12.2022 tarihli 2021/5416 E. 2022/16313K sayılı ilamında da ifade edildiği üzere sonradan başvuru harcı yatırılmış olması halinde dahi, dahili dava dilekçesi ile davaya dahil edilebileceğinin kabulünde isabet bulunmamaktadır.
Somut olayda, davacının dava dilekçesinde ... Serv. Oto. Tem. Gıda Sağ. Hizm. Dağ. İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti. .... Gıda Ltd. Şti. iş ortaklığını davalı olarak gösterdiği, ancak dava dilekçesinin davalılardan sadece ... Servis Oto. Yem...Ltd.Şti.'ne tebliğ edildiği, yargılama sırasında diğer davalı .... Gıda Ltd. Şti.'ye de dava dilekçesi ve raporların tebliğinin sağlandığı, davacı vekilinin kusur raporunun alınmasından sonra, raporda asıl işveren olarak kusur verilen Kamu Hastaneleri Kurumunu dava dilekçesi ve bilirkişi raporu tebliğ edilmek suretiyle davaya dahil ettiği, 10.04.2017 tarihinde de peşin harç ve başvurma harcı yatırdığı anlaşılmaktadır.
Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, hakkında usulüne uygun biçimde açılmış bir dava bulunmayan dahili davalı ... yönünden dahili dava dilekçesi ile davaya dahil edilmesinin mümkün olmadığı gözetilmeksizin hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, Kamu Hastaneleri Kurumu vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, bozma nedenine göre sair temyiz itirazları incelenmeksizin Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurularının esastan reddine dair kararı kaldırılarak, ilk derece mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.05.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.