ADALET HABERLERİ

ADALET HABERLERİ

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 2014/1780 E., 2014/6463 K. sayılı kararı

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 2014/1780 E., 2014/6463 K. sayılı kararı
2 Okunma

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 26.03.2014 tarihli, 2014/1780 E., 2014/6463 K. sayılı kararı

T.C.

Yargıtay

1. Hukuk Dairesi

2014/1780 E., 2014/6463 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : MUĞLA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

TARİHİ : 11/12/2012

NUMARASI : 2011/48-2012/983

Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.

Davacı, maliki olduğu 513 ada 4 parsel sayılı taşınmazı 1984 yılında bir araba ve 2000,00.-TL ödenmek üzere 1984 yılında satış vaadi sözleşmesi ile davalıya sattığını, ancak, davalının kararlaştırılan bedeli ödemediğini, tapu kaydını da devralmadığını, satış vaadi sözleşmesinin de zamanaşımına uğradığını ileri sürerek, fuzuli şagil konumunda bulunan davalının taşınmazdan tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı, taşınmazı 3.000,00.-TL bedelle Muğla 1. Noterliğinin 05/09/1984 tarih 7006 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Satış Vaadi Sözleşmesi ile davacıdan satın aldığını, bedeli nakten ve peşinen ödediğini, borcu bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, taraflar arasında 5/9/1984 tarihli taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi düzenlendiği, tapuya şerh verilmediği, 10 yıllık süre içerisinde tapuda infaz edilmediği gibi infazı için ferağa icbar ve benzeri dava da açılmadığı, davalı yanın da, taşınmazı kullanmakta üstün hakkı bulunduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre, davacının 513 ada 4 parsel sayılı taşınmazdaki 391/481 payını Muğla 1. Noterliğinin 05/09/1984 tarih 7006 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Satış Vaadi Sözleşmesi ile 3.000,00.-TL bedel karşılığında davalıya satmayı vaad ettiği; sözleşmede, bedelin, nakten ve peşinen ödendiğinin, taşınmazın, alıcısı olan davalıya teslim edildiğinin belirtildiği gibi, davalınında, sözleşme tarihinden beri taşınmazı kullandığı anlaşılmıştır.

Bilindiği üzere, kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.

Hemen belirtilmelidir ki, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı ferağa icbar davaları 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi isede, sözleşme yapıldıktan sonra taşınmaz vaat alacaklısına teslim edilmiş ve zilyetliği devredilmiş ise, bu durumda her hangi bir süreye tabi olmadan ferağa icbar davası açılabilir.

Somut olayda, yargılamının devamı sırasında, davalı tarafından davacı aleyhine yukarıda sözü edilen satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak 12.8.2011 tarihinde açılan ferağa icbar davasının, Muğla 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/715 esasında kayıtlı olup, derdest bulunduğu görülmektedir.

O halde, derdest bulunan ferağa icbar davası sonucunda verilecek kararın, eldeki davada, dava konusu taşınmazın mülkiyet durumu yönünden belirleyici olacağı, eldeki davanın sonucunu etkileyeceği tartışmasızdır.

Hal böyle olunca, Muğla 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/715 esasında kayıtlı ferağa icbar davasının sonucunun, eldeki dava bakımından HMK'nun 165/1. maddesi gereğince bekletici mesele( ön sorun) yapılması ve o davanın sonucuna göre bir karar verilmek üzere hüküm bozulmalıdır.

Davalı vekilinin, bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak:https://www.hukukihaber.net/yargitay-1-hukuk-dairesinin-20141780-e-20146463-k-sayili-karari