Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 2014/16327 E., 2016/6880 K. sayılı kararı

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 06.06.2016 tarihli, 2014/16327 E., 2016/6880 K. sayılı kararı
T.C.
Yargıtay
1. Hukuk Dairesi
2014/16327 E., 2016/6880 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili ile davalı ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...'ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
KARAR
Dava, ketmi verese hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil davasıdır.
Davacılar ve birleştirilen davanın davacıları, kök miras bırakanları Pembe'den intikal eden 918 sayılı parselin şuyuulandırması sonucunda çekişme konusu 196 ada 1 ve 177 ada 2 parsel sayılı taşınmazların oluştuğunu, murisleri ...'de mirasçı olduğu halde, hatalı alınan mirasçılık belgesi ile davalıların miras paylarını adlarına tescil ettirdiklerini ayrıca dava dışı mirasçı İsmet'in payını davalı ...'e satış suretiyle devrettiğini ileri sürerek, davalıların paylarının iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir.
Davalı ..., taşınmazları bedelini ödeyerek satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuş.
Davalı ...,davanın reddi gerektiğini bildirmiş diğer davalılar davaya cevap vermemişleridir.
Mahkemece davalı ...'in taşınmazı satın alan iyi niyetli 3. Kişi olduğu, davacının murisinin mirasından alamadığı payını isteyemiyeceği, taşınmazın satışını yapan ve bedelini tahsil eden kişiden alacaklı olabileceği, davalının taraflar arasındaki özel durumu (davacının veraset ilamında yer almadığını) bilemeyeceği, haberdar olsa dahi ortada Mahkemece düzenlenmiş bir veraset ilamının bulunduğu, satış yapıldığı sırada henüz veraset ilamının iptaline karar verilmediği, tapunun iptalini gerektirir bir durumun tespit edilemediği, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Toplanan delillerden ve tüm dosya içeriğinden 918 parsel sayılı taşınmazın tamamı ... adına kayıtlı iken mirasçıları ..., ... ve ....'e intikal ettiği, ...'in, 1/3 payını ...'ya satış suretiyle devrettiği 1/3 payı ...., 1/3 payı ..., 1/3 payın ... adına kayıtlı iken, şuyuulandırma sonucu 196 ada 1 ve 177 ada 2 parsel sayılı taşınmazlara dönüştüğü, 196 ada 1 parsel sayılı taşınmazda ...' nın 41/2400, ...' nun 41/2400, Şerife Hanınm Sarı'nın 41/2400 paya sahip oldukları, 177/2 parsel sayılı taşınmazda ise ...' nın 788/2400, ...' nun 788/2400, ....'nın 788/2400 paya sahip oldukları, İptal edilen ....Sulh Hukuk Mahkemesinin 14.05.2002 gün ve 789-719 sayılı Mirasçılık Belgesine göre ...' in mirasçılarının ... oldukları, ....Sulh Hukuk Mahkemesinin 30.05.2002 gün ve 844-807 sayılı mirasçılık belgesine göre ...' in mirasçıların da ... oldukları, ....Sulh Hukuk Mahkemesinin 03.05.2005 gün ve 726-641 sayılı mirasçılık belgesine göre ...' nın Mirasçılarının 1945 doğumlu ..., 1977 doğumlu ... ve ... olarak belirlendiği, ....Sulh Hukuk Mahkemesinin 04.08.2006 gün ve 84-1417 sayılı kararı ile ...Sulh Hukuk Mahkemesinin 20.05.2002 gün ve 789-719 sayılı mirasçılık belgesinin iptaline karar verilerek ...' in mirasçılarının ..., ..., 1945 doğumlu ..., 1977 doğumlu ..., ... olarak belirlendiği, ...Sulh Hukuk mahkemesi'nde 25.8.2004 tarihinde davacıların davalılar aleyhine asıl miras bırakanları ...’in ... adında bir kızı daha olduğunu, ...’in veraset ilamında ....'den bahsedilmediği için tapuda sehven intikaller yapıldığını,ileri sürerek tapu kaydının iptali ve davacılar ile diğer mirasçılar adına tesciline karar verilmesi istemli dava açtıkları ,mahkemece verilen görevsilik kararı üzerine dosyanın ....Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/84 esasına kaydedildiği, takipsiz bırakılması nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ve 16.11.2011 tarihinde kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davanın açılmamış sayılma koşullarının gerçekleşmiş olması halinde açılmamış sayılmaya ilişkin kararın kesinleşmesine gerek yoktur ve derdestlikten de söz edilemez.
Ne var ki, ketmi verese olgusu gerçekleştiği halde mahkemece sadece davalı ... yönünden hüküm kurulmuş diğer davalılar bakımından bir hüküm kurulmamıştır.
Öte yandan 27.12.1939 tarihli 11/60 sayılı İBK göre intikal ve ferağ aynı işlem ile ve aynı zamanda yapılmışsa alıcı 2.el durumundadır.
Somut olayda Fügen 2.el konumunda olup iyiniyetli olması halinde ediminin korunacağı açıktır.
Ne var ki, davalı ...'in T.M.K 1023.maddesi anlamında iyiniyetli olup olmadığı açıklığa kavuşturulmamıştır.
Hâl böyle olunca; tarafların bildirdikleri veya bildirecekleri deliler toplanarak davalı ...'in iyiniyetli olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, iyiniyetli olduğu saptanır ise davalı ... bakımından davanın reddedilmesi, aksi halde tüm davalılar bakımından davanın kabul edilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Kabule göre de; dava reddedildiğine göre davalı ... lehine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi de isabetsizdir.
Davacılar ve davalı, tarafın temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 06.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.