Hukuk Genel Kurulu’nun 2025/130 E., 2025/198 K. sayılı kararı

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 26.03.2025 tarihli, 2025/130 E., 2025/198 K. sayılı kararı
T.C.
Yargıtay
Hukuk Genel Kurulu
2025/130 E., 2025/198 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Yargıtay 12. Hukuk Dairesi (İlk Derece Mahkemesi Sıfatıyla)
SAYISI : 2022/11 E., 2023/12 K.
1. Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 12. Hukuk Dairesince davanın reddine karar verilmiştir.
2. Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği düşünüldü:
I. YARGILAMA SÜRECİ
Davacı İstemi
4. Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin dava dışı takip borçlusu ... Tarım Hayvancılık San. ve Tic. A.Ş. aleyhine taşınır rehin sözleşmesine dayalı takip başlattığını, borçlu şirketin Reyhanlı İcra Hukuk Mahkemesine başvurarak takibin tedbiren durdurulmasını ve iptalini istediğini, mahkemece kanuna aykırı şekilde takibin teminatsız olarak tedbiren durdurulmasına karar verildiğini, bunun üzerine borçlunun rehin sözleşmesinin amacına aykırı olarak kısa sürede ürünleri hasat ederek taşınır rehin sözleşmesini geçersiz kıldığını ve müvekkilini büyük maddi kayıplara uğrattığını, bu karara itiraz ettiklerini, mahkemece itirazlarının kabul edildiğini ancak borçlunun hasadı yapması nedeniyle kararın zararlarını gidermediğini, hâkimin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 46/1-c maddesinde düzenlenen farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin olan kanun hükmüne aykırı karar verdiğini ve aynı Kanun’un 46/1-e maddesinde düzenlenen hakkın yerine getirilmesinden kaçındığını ileri sürerek 341.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı Hazineden tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabı
5. Davalı ... Hazinesi vekili cevap dilekçesinde; davanın süresinde açılmadığını, tazminat talebinin yasal dayanağının bulunmadığını, 6100 sayılı Kanun’un 46. maddesindeki şartların oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Özel Daire Kararı
6. Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 10.10.2023 tarihli ve 2022/11 E., 2023/12 K. sayılı kararı ile;
“…Hâkimlerin verdikleri kararlarından dolayı ilke olarak sorumlu tutulamayacakları esas olmakla beraber, Hukuk Muhakemeleri Kanunu, hâkimin bağımsızlığı kadar tarafsızlığını da güvence altına almak amacıyla, onun hukuki sorumluluğunu sınırlı olarak kabul etmiş ve aynı zamanda sorumluluğun tespitini özel bir usule tâbi tutmuştur.
Hâkimin yargılama faaliyetinden dolayı Devlet aleyhine tazminat davası açılabilmesi için; HMK’nun 46. maddesinde tahdidi olarak yazılı bulunan sebeplerin bir ya da bir kaçının gerçekleşmesi, hâkimin görevini yaparken davacıya karşı düşmanlığı veya karşı tarafla dostluğu nedeniyle, davacı aleyhine, kasıtla veya ağır ihmalle kanuna açıkça aykırı karar vermiş olması, kasten, adalete ve yasalara aykırı karar verdiğinin, tevil ve tefsire ihtiyaç göstermeyecek derecede açık ve kesin olması, davacının karardan dolayı zarar görmesi ve hâkimin davranışı ile zarar arasında illiyet bağının olması ve bu hususların davacı tarafından kanıtlanması gerekir.
Somut olayın incelenmesinde;
Somut olayda, deliller değerlendirilerek, soyut kanun hükümlerinin somut olaya uygulanması sonucu, hak ve nesafet kuralları gözetilerek vicdani kanaat doğrultusunda karar verildiği görülmüştür.
Hâkimin bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile bunların gerçekleştirilmesine yönelik teminatlar hâkimlerin keyfî davranabilecekleri, istedikleri şekilde karar verebilecekleri ve bu kararlardan da sorumlu olmayacakları anlamına gelmemekle birlikte, somut olayda, HMK’nun 46. maddesinde sayılan sebeplerin mevcut olmadığı sonuç ve vicdani kanaatına varıldığından, işbu davanın reddine ve ...nun 49. maddesi hükmü uyarınca davacının 1000-TL disiplin para cezası ile cezalandırılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara ve heyetin takdirine göre;
1- HMK'nun 46.maddesi uyarınca açılan davanın REDDİNE,
2- HMK’nun 49.maddesi uyarınca davacının takdiren 1.000-TL disiplin para cezası ile cezalandırılmasına,
3- Davalı ... vekil ile temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir edilen 32.000,00-TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... Hazinesine verilmesine,
4- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince; alınması gereken 562,65 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 5.841 TL harçtan mahsubu ile kalan 5.278,35 TL harcın karar kesinleşince istek halinde davacıya iadesine,
5- Davacı tarafça yapılan masrafların kendisi üzerinde bırakılmasına,…” karar verilmiştir.
Kararın Temyizi
7. Özel Daire kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
II. GEREKÇE
8. Dava, 6100 sayılı Kanun’un 46. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
9. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 46. maddesinde sorumluluk nedenleri sınırlı olarak sayılmıştır. Anılan maddede “(1) Hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı aşağıdaki sebeplere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir:
a) Kayırma veya taraf tutma yahut taraflardan birine olan kin veya düşmanlık sebebiyle hukuka aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.
b) Sağlanan veya vaat edilen bir menfaat sebebiyle kanuna aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.
c) Farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin bir kanun hükmüne aykırı karar veya hüküm verilmiş olması.
ç) Duruşma tutanağında mevcut olmayan bir sebebe dayanılarak hüküm verilmiş olması.
d) Duruşma tutanakları ile hüküm veya kararların değiştirilmiş yahut tahrif edilmiş veya söylenmeyen bir sözün hüküm ya da karara etkili olacak şekilde söylenmiş gibi gösterilmiş ve buna dayanılarak hüküm verilmiş olması.
e) Hakkın yerine getirilmesinden kaçınılmış olması.” düzenlemesi bulunmaktadır.
10. Eldeki davada davacı vekili, müvekkilinin dava dışı takip borçlusu ... Tarım Hayvancılık San. ve Tic. A.Ş. aleyhine taşınır rehin sözleşmesine dayalı takip başlattığını, borçlu şirketin Reyhanlı İcra Hukuk Mahkemesine başvurarak takibin tedbiren durdurulmasını ve iptalini istediğini, mahkemece kanuna aykırı şekilde takibin teminatsız olarak tedbiren durdurulmasına karar verildiğini ileri sürerek 341.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı Hazineden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
11. Davaya konu edilen icra takibinin tedbiren durdurulması kararı; dava dışı borçlu tarafından davacı aleyhine açılan icra takibinin iptali davasının görülmeye başlandığı Reyhanlı İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/35 Esas sayılı dosyasının 25.11.2020 tarihli tensip tutanağıyla hâkim ... tarafından verilmiştir. Özel Dairece ilk derece mahkemesi sıfatıyla yapılan yargılamada ise 14.06.2022 tarihli tensip tutanağıyla, 6100 sayılı Kanun’un 48. maddesinin 2. fıkrası uyarınca davanın ilgili hâkime resen ihbarına karar verilmesine rağmen icra takibinin tedbiren durdurulmasına karar veren hâkim ...’a davanın ihbar edilmediği, gerekçeli kararı veren hâkim ...’e ihbar edildiği ve yargılamaya devam olunarak 6100 sayılı Kanun’un 46. maddesinde sayılan sebeplerin mevcut olmadığı gerekçesiyle davalı ... Hazinesi yönünden davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
12. Bu noktada, hâkimin hukuki sorumluluğundan kaynaklanan ve devlet aleyhine açılan tazminat davalarında davanın ihbarı hakkında kısa bir açıklama yapılmasında yarar vardır.
13. Davanın ihbarını düzenleyen 6100 sayılı Kanun’un 48. maddesi;
“Tazminat davası dilekçesinde hangi sorumluluk sebebine dayanıldığı ve delilleri açıkça belirtilir; varsa belgeler de eklenir.
Mahkeme, açılan tazminat davasını, ilgili hâkime resen ihbar eder.” şeklindedir.
14. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 48. maddesinin 2. fıkrası ile Devlet aleyhine açılan tazminat davasına bakan mahkemenin bu davayı, sorumlu hâkime resen ihbar etmesi esası getirilmiştir.
15. Bu düzenleme ile dava kendisine ihbar edilen hâkimin, davalı Devlet yanında davaya katılabilmesi, böylece sorumlu hâkimin de davadan haberdar olması ve hukuki dinlenilme hakkı çerçevesinde davada etkili olabilmesi, delil getirebilmesi imkânı sağlanmak istenmiştir. İhbar edilenin bu hakları elde edebilmesi için 6100 sayılı Kanun’un 65 ve devamı maddeleri uyarınca davaya katılması gereklidir.
16. Yukarıda yapılan bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde, dava dilekçesinde icra takibinin tedbiren durdurulmasına karar veren hâkimin zararın doğmasına neden olduğu iddiasıyla maddi ve manevi tazminat isteminde bulunulduğu dikkate alındığında 6100 sayılı Kanun’un 48. maddesinin 2. fıkrası gereğince davanın hâkim ...’a resen ihbar edilmesi gerekirken bu yasal gereklilik yerine getirilmeden gerekçeli kararı veren hâkim ...’e ihbar edilerek yargılamaya devam olunması karşısında usul ve yasaya aykırı bulunan hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
III. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın BOZULMASINA,
İstek hâlinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine,
Bozma nedenine göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
26.03.2025 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.