ADALET HABERLERİ

ADALET HABERLERİ

Hukuk Genel Kurulu'nun 2024/783 E., 2025/497 K. sayılı kararı

Hukuk Genel Kurulu'nun 2024/783 E., 2025/497 K. sayılı kararı
3 Okunma

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 10.09.2025 tarihli, 2024/783 E., 2025/497 K. sayılı kararı

T.C.

Yargıtay

Hukuk Genel Kurulu

2024/783 E., 2025/497 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/784 E., 2024/882 K.

ÖZEL DAİRE KARARI : Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 16.04.2024 tarihli ve

2023/7026 Esas, 2024/3463 Karar sayılı BOZMA kararı

Taraflar arasındaki şikâyet isteminden dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikâyetin reddine karar verilmiştir.

Kararın borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle şikâyetin kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 12. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.

Direnme kararı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan gündem ve dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. TALEP

Borçlu vekili; alacaklı vekili tarafından müvekkili aleyhine başlatılan ilâmlı icra takibine dayanak ilâmın kesinleşmediğini, ilâmın gayrimenkulün aynına ilişkin olduğundan kesinleşmesi gerektiğini, aynı icra dosyasında ilâmda hükmedilen ecrimisil alacağı ve yargılama giderleri için örnek (4-5) No.lu icra emri, ecrimisil alacağı, yargılama gideri alacağı, müdahalenin men'i ve tahliye için örnek (2) No.lu icra emri tebliğ edildiğini, icra emirlerinde mükerrer talep bulunduğunu, örnek (2) No.lu icra emrinin ilâma uygun düzenlenmediğini, takibe dayanak ilâmda taşınmaza yapılan müdahalenin men'ine karar verildiğini, taşınmazın tahliyesi ve teslimine karar verilmemesine rağmen örnek (2) No.lu icra emrinin ilâma aykırı düzenlendiğini, müdahalenin men’ine ilişkin bir talep içermemesine rağmen icra emri düzenlendiğini ileri sürerek icra emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Alacaklı vekili; ecrimisil alacağı taşınmazın aynına ilişkin olmadığından ilâmın infazı için kesinleşmesinin gerekmediğini, ilâmda müdahalenin men’ine hükmedilmiş olup bu hükmün icrasının tahliye yoluyla sağlanabileceğini, icra emirlerinde mükerrerlik bulunmadığını belirterek şikâyetin reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 09.05.2023 tarihli ve 2023/169 Esas, 2023/224 Karar sayılı kararı ile; takip dayanağı ilâmda hükmedilen ecrimisil alacağının icra takibine konu edildiği, ilâmın tapu sicilinde değişiklik yaratacak mahiyette olmadığı, birleşen davada ise müdahalenin önlenmesine karar verildiği, ilâmın kesinleşmeden icra takibine konu edilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, icra emrinin ilâma uygun olarak düzenlendiği gerekçesiyle şikâyetin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 11.07.2023 tarihli ve 2023/916 Esas, 2023/965 Karar sayılı kararı ile; takibe dayanak ilâm tapu sicilinde değişiklik yaratacak mahiyette olmadığından kesinleşmeden icra takibine konu edilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, ilâmların infaz edilecek kısmı hüküm bölümü olup bu kısmın aynen infazının zorunlu olduğu, icra mahkemesince hükmün infaz edilecek kısmının yorum yoluyla değiştirilmesi mümkün olmadığı gibi yeniden belirlenmesinin de mümkün olmadığı, takibe konu ilâmda tahliyeye ilişkin bir hüküm bulunmamasına rağmen örnek (2) No.lu icra emrinde taşınmazın tahliyesinin talep edildiği, ayrıca ilâmda hükmedilen toplam 1.286.359,98 TL ecrimisil alacağının örnek (4-5) No.lu icra emriyle talep edilmesine rağmen örnek (2) No.lu icra emrinde de bu alacağın işleyecek yasal faizleriyle birlikte tahsilinin talep edilerek mükerrer talepte bulunulduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle şikâyetin kısmen kabulüyle örnek (2) No.lu icra emrinin iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ İNCELEME SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

“…“…1-Borçlunun temyiz dilekçesinin incelenmesinde;

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının REDDİNE,

2-Alacaklının temyiz dilekçesinin incelenmesinde;

Alacaklı tarafın borçlu aleyhine örnek no:2 icra emri ve örnek no:4-5 icra emri düzenleyerek müdahalenin meni ve ecri misil alacağı ile masrafların ve vekalet ücretinin tahsili istemiyle ilamlı icra takibi başlattığı, borçlu vekilinin, ilamın kesinleşmeden takibe konulamayacağı iddiası ile birlikte icra emirlerinin mükerrer düzenlendiğini ve örnek no: 2 icra emrinin ilama aykırı düzenlendiğini ileri sürerek örnek no:2 icra emrinin ve örnek no: 4-5 icra emrinin ayrı ayrı iptaline karar verilmesi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, borçlu vekili tarafından ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf talebinin kısmen kabulüne,ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak örnek no:2 icra emrinin ilama aykırı düzenlendiği ve ilamda hükmedilen alacakların mükerrer talep edildiği gerekçesi ile şikayetin kısmen kabulüne, örnek no:2 icra emrinin iptaline,fazlaya ilişkin talebin reddine karar verildiği, kararın taraflarca temyiz edildiği görülmektedir.

Somut olayda, icra takibinin dayanağı olan Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.03.2023 tarih, 2021/191 Esas 2023/83 Karar sayılı ilamında, “...1-a) Mahkememizin iş bu 2021/191 Esas ana dosyası bakımından davanın kabulü ile; davalının davaya konu Kayseri ili ... ilçesi ... mahallesi 4190 ada 8 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan fen bilirkişinin rapor ve krokisinde C harfi ile gösterilen taşınmaza yaptığı müdahalesinin men'ine,

b-) Davacının ecri misil talebinin kabulü ile; ... Toplam 1.286.359,98 TL'nin dönem sonlarından itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,..."karar verilmiştir.

Müdahalenin men’ine kararının infazı yönünden somut olaya uygulanması gereken İİK'nın 26. maddesi olup, anılan maddenin 1. fıkrasının göndermesi ile İİK'nın 24. maddesi gereğince, borçluya İcra Müdürlüğünce, örnek no:2 icra emri gönderilmesi gerekir.

Takip talebinin incelenmesinde; ecrimisil alacağı, ilam vekalet ücreti, yargılama gideri ve işlemiş faizlerinin tahsili ile birlikte Kayseri ili ... ilçesi ... mahallesi 4190 ada 8 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan fen bilirkişinin rapor ve krokisinde C harfi ile gösterilen taşınmaza müdahalenin men'i ile taşınmazdan tahliye talep edildiği, örnek no:2 icra emrinin incelenmesinde; ecrimisil alacağının işleyecek faizi ile birlikte tahsili ve takip talebinde belirtilen taşınmaza müdahalenin men'i ile taşınmazdan tahliye talep edildiği, örnek no: 4-5 icra emrinin incelenmesinde ise;takip talebinde belirtilen alacak kalemlerinin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile tahsilinin talep edildiği anlaşılmaktadır.

İcra takibine dayanak ilam, takip talebi ve icra emirleri birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar örnek no:2 icra emrinde ecri misil alacağının işleyecek faizi ile birlikte tahsili talep edilmiş ise de, örnek no: 4-5 icra emrinde alacak kalemlerinin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile tahsilinin talep edildiği görülmekle mükerrer talep bulunduğundan söz edilemez.

Öte yandan; müdahalenin önlenmesine hükmedilen ilam, tahliyeyi ve teslimi de kapsadığından taşınır teslimine veya taşınmaz tahliye veya teslimine ilişkin örnek no:2 icra emrinin ilama aykırı düzenlendiğinden söz edilemez.

O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesinin şikayetin reddi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle borçlunun istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle şikayetin kısmen kabulü ile örnek no: 2 icra emrinin iptaline karar verilmesi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir…” gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Verilen Direnme Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; önceki karar gerekçesinin yanında, alacaklısı ve şikâyet konusu aynı olan Bölge Adliye Mahkemesinin aynı yönde 14.09.2023 tarihli ve 2023/1027 Esas 2023/1143 Karar sayılı kararının Özel Dairenin 30.04.2024 tarihli ve 2023/8286 Esas, 2024/4067 Karar sayılı kararıyla, Bölge Adliye Mahkemesinin 12.09.2023 tarihli ve 2023/1105 Esas, 2023/1102 Karar sayılı kararının da Özel Dairenin 03.06.2024 tarihli 2023/8002 Esas, 2024/5661 Karar sayılı kararıyla onanmasına karar verildiği gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen direnme kararına karşı süresi içinde alacaklı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Alacaklı vekili; aynı konuda Özel Dairenin 16.04.2024 tarihli ve 2023/7632 Esas, 2024/3462 Karar sayılı kararının emsal nitelikte olduğunu, müdahalenin önlenmesine ilişkin ilâmın tahliyeyi de içerisinde barındırdığını, müdahalenin men'ine ilişkin kararın örnek (2) No.lu icra emri gönderilerek infaz edilebileceğini, örnek (4-5) No.lu icra emrinde alacağın tahsilde tekerrür olmamak şartıyla talebi bulunduğundan mükerrer takipten söz edilemeyeceğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Uyuşmazlık

Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık;

1) Somut olayda ilâmlı icra takibinde örnek (2) No.lu icra emrindeki tahliye talebinin ilâma aykırılık oluşturup oluşturmadığı,

2) Örnek (4-5) No.lu icra emrinde ecrimisil alacağının işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla tahsilinin talep edilmesi karşısında örnek (2) No.lu icra emrinde ecrimisil alacağının işleyecek yasal faiziyle talep edilmesinin mükerrerlik oluşturup oluşturmadığı noktasında toplanmaktadır.

D. Gerekçe

1. İlgili Hukuk

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (İİK) 24 ve 26. maddeleri.

2. Değerlendirme

Birinci Uyuşmazlık Yönünden Yapılan Değerlendirme:

1. Alacaklının ilâmlı icra takibi yapabilmesi için elinde bir mahkeme ilâmı ya da kanunların bu kuvvete sahip kıldığı bir belgenin bulunması gerekir.

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 294/1. maddesi "Mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür" şeklinde, aynı Kanun'un 301. maddesi ise "Hüküm yazılıp imza edildikten ve mahkeme mührü ile mühürlendikten sonra, nüshaları yazı işleri müdürü tarafından taraflardan her birine makbuz karşılığında verilir ve bir nüshası da gecikmeksizin diğer tarafa tebliğ edilir. Hükmün bir nüshası da dosyasında saklanır. Taraflardan her birine verilen hüküm nüshası ilamdır...." şeklinde düzenlenmiştir. Buna göre ilâm mahkeme kararının iki taraftan her birine verilen mühürlü örnekleri olarak tanımlanabilir. Ayrıca İİK'nın 38. maddesinde, gerçekte ilâm olmadıkları hâlde yasa gereği "ilam mahiyetini haiz belgeler" sayılmış; bazı özel kanunlarda da, ilgili bulundukları konuda birtakım belgelerin ilâm niteliğinde olduğu kabul edilmiştir.

3. Mahkeme kararlarının icrasını sağlamak için İİK'da ilâmlı icra yolu özel bir takip yolu olarak düzenlenmiştir. İlâmlı takipte mahkeme tarafından yazılıp imza olunan ve mahkeme mührü ile mühürlenerek taraflara verilen ve böylece ilâm niteliğini alan karar dayanak gösterilir ve bu şekliyle icra takibine esas alınır; icra emri de buna göre düzenlenir. Öyle ki, icraya konulan ilâmdaki hükmün tavzihinin istenip, tavzihe karar verilmesi ve icra emrinde değişiklik yapılması gerektiğinde dahi borçluya yeni bir icra emri gönderilmesi gerekir.

4. İlâmların infazı sırasında icra müdürlüklerince ilâmın hüküm kısmı dikkate alınarak kararların infazı gerçekleştirilmelidir. İcra müdürü ilâmların hüküm bölümünü aynen infazla görevlidir. Sınırlı yetkili icra mahkemesinin hükümde yer almayan bir hususu yorum yoluyla ilâma eklemesi ya da var olan bir hususu çıkarması olanağı yoktur. Bu nedenledir ki yerleşik yargısal uygulamada, ilâmların infaz edilecek kısmının hüküm bölümü olduğu, hükmün içeriğinin aynen infazı gerektiği ve gerek icra dairesi ve gerekse sınırlı yetkili icra mahkemesinin ilâmın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip olmadığı kabul edilmiştir. Nitekim bu hususlar Hukuk Genel Kurulunun 08.10.1997 tarihli ve 1997/12-517 Esas, 1997/776 Karar; 22.03.2006 tarihli ve 2006/12-92 Esas, 2006/85 Karar; 25.06.2008 tarihli ve 2008/12-451 Esas, 2008/453 Karar, 28.05.2019 tarihli ve 2017/8-1916 Esas, 2019/616 Karar ile 21.09.2021 tarihli ve 2017/12-750 Esas, 2021/1048 Karar sayılı kararlarında da benimsenmiştir.

5. İlâmlı icra takibi İİK'nın 24 ilâ 41. maddelerinde düzenlenmiş olup ilâmlı icra takibi hüküm aleyhine verilen tarafın borcuna göre çeşitli alt ayrımlara tabi tutulmuştur.

6. Dava sonucunda verilen mahkeme kararı ile borçlu bir işi yapmaya veya yapmamaya mahkum edilmişse bu ilâmın icrası İİK'nın 30. maddesine göre gerçekleşir. Genel olarak yapma borcu olumlu bir edim olarak borçlunun bedeni veya fikri gücü ile yerine getirilen davranıştır, bu davranış şahsi (kişisel) edim niteliğindedir. Yapmama borçları ise bir için yapılmaması (veya kaçınma, içtinap) ya da bir duruma katlanma (tahammül etme) şeklinde olabilir (Mine Akkan, Bir İşin Yapılması Veya Yapılmamasına İlişkin İlamların İcrası, İstanbul, 2020, s.6).

7. Taşınmazların tahliye ve teslimine ilişkin ilâmların icrası ise İİK'nın 24 ve 26. maddelerine göre gerçekleşir. Taşınmazlar açısından ilâmlı icra takibi taşınmazın kullanılmasına mâni olunan hâllerde bu engelin kaldırılmasına hizmet eder. Taşınmazların tahliye ve teslimine ilişkin İİK'nın 24. maddesi sadece mutlak ayni hakka dayanan talepler üzerine verilen mahkeme kararları açısından söz konusu olmaz. Örneğin kira sözleşmesine dayalı tahliye taleplerinde de bu hükümler uygulanır. Müdahalenin men'i talebini kabul eden mahkeme kararının yerine getirilmesi için de İİK'nın 24 ve 26. maddelerine göre ilâmlı takip yoluna başvurulması gerekir. Müdahalenin önlenmesine ilişkin ilâm tahliyeyi ve teslimi de kapsar (Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku, Ankara, 2013, s.963; Murat Atalı, İbrahim Ermenek, Ersin Erdoğan, İcra ve İflas Hukuku, Ankara, 2022, s.446).

8. Somut olayda ise, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2023/16579 Esas sayılı dosyasında alacaklı vekili tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilâmlı icra takibine dayanak Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.03.2023 tarihli ve 2021/191 Esas, 2023/83 Karar sayılı kararında; "1-a)Mahkememizin iş bu 2021/191 esas sayılı ana dosyası bakımından davanın kabulü ile; davalının davaya konu Kayseri ili ... ilçesi ... mahallesi 4190 ada 8 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan fen bilirkişinin rapor ve krokisinde C harfi ile gösterilen taşınmaza yaptığı müdahalesinin men'ine,

b-) Davacının ecri misil talebinin kabulü ile;

- 01/01/2018 - 01/01/2019 dönemi için 280.000,00 TL,

- 01/01/2019 - 01/01/2020 dönemi için 374.192,00 TL,

- 01/01/2020 - 01/01/2021 dönemi için 401.732,53 TL,

- 01/01/2021 -14/06/2021 dönemi için 230.435,45 TL olmak üzere toplam 1.286.359,98 TL'nin dönem sonlarından itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine," hükmedilmiştir.

9. Alacaklı vekilinin takip talebinde ilâmda hükmedilen asıl alacak, ilâm vekâlet ücreti, yargılama giderleri ve işlemiş faiz olmak üzere 2.012.110,95 TL tutarındaki toplam alacağın tahsilde tekerrür olmamak şartıyla, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek faiziyle birlikte tahsili, takibe dayanak ilâmda gösterilen toplam 1.286.359,98 TL ecrimisil alacağının dönem sonlarından itibaren işleyecek yasal faizleriyle birlikte tahsili, borçlunun Kayseri ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 4190 ada, 8 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan fen bilirkişisinin rapor ve krokisinde C harfi ile gösterilen taşınmaza müdahalesinin men'i ile taşınmazdan tahliyesi talebinde bulunmuştur. İcra müdürlüğünce müdahalenin men'i ilâmının infazı için taşınmaz tahliye veya teslimine ilişkin örnek (2) No.lu icra emri ve para alacağının tahsili için örnek (4-5) No.lu icra emri düzenlenerek borçlunun vekiline gönderilmiştir.

10. İlâmlı takibe dayanak mahkeme kararında müdahalenin men'ine karar verildiğine göre bu kararın infaz edilmesi sonucunda taşınmazın boşaltılması sağlanacağından infaz aşamasını ilgilendiren tahliye yönünden bir hüküm kurulmamış olması, ilâmın icrasının İİK'nın 24 ve 26. maddelerine göre gerçekleştirilemeyeceği anlamına gelmez. İlâmın infazının taşınmazın tahliyesi ve teslimiyle mümkün olduğundan İİK'nın 24 ve 26. maddelerine göre borçluya örnek (2) No.lu icra emrinin gönderilmesi usul ve yasaya uygundur.

11. Hukuk Genel Kurulundaki görüşmeler sırasında, takibe dayanak ilâmda tahliye ve teslime hükmedilmediğinden İİK'nın 26. maddesine göre icra emri düzenlenemeyeceği, direnme kararının onanması gerektiği görüşü ileri sürülmüş ise de bu görüş Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.

12. Hâl böyle olunca, birinci uyuşmazlık yönünden Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

13. Bu nedenle birinci uyuşmazlık yönünden direnme kararı bozulmalıdır.

2. İkinci Uyuşmazlık Yönünden Yapılan Değerlendirme:

1. Para alacakları hakkındaki ilâmların icrası İİK'nın 32. maddesine göre gerçekleşir. Takip talebini alan icra müdürü örnek (4-5) No.lu icra emrini düzenleyerek borçluya (ilâmda varsa vekiline) gönderir.

2. Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2016 tarihli ve 2014/8-611 Esas, 2016/492 Karar sayılı kararında alacaklı vekili tarafından aynı ilâma dayanılarak lehe hükmedilen asıl alacak ve vekâlet ücreti ile yargılama gideri alacağı olarak iki ayrı takip başlatılmasının, sebepsiz zenginleşmeye neden olacak şekilde fazladan avukatlık ücreti talep edilerek hakkın kötüye kullanılması olduğu ve hukuk düzeni tarafından korunamayacağı, ilâmın bir bütün olmasına rağmen yasal ve geçerli bir neden olmaksızın alacaklının ayrı ayrı takip başlatmasının dürüstlük kuralına uymayacağı benimsenmiş olup aynı davacı lehine hükmedilen alacak kalemlerinin bölünerek ayrı ayrı takibe konu edilmesi engellenmiştir.

3. Hukuk Genel Kurulunun 15.06.2022 tarihli ve 2019/8-319 Esas, 2022/924 Karar sayılı kararında da usul ekonomisi ilkesinin takip hukukunda da uygulanacağı, usul ekonomisi ilkesine göre takibin ve icra faaliyetlerinin mümkün olduğunca kısa sürede, basit ve ucuz şekilde sonuçlandırılması gerektiği vurgulanarak aynı ilâmda birden çok ihtiyarî dava arkadaşı hakkında ayrı ayrı hükmedilen alacak kalemlerinin, her bir davacı yönünden borçluya karşı ayrı ayrı takibe konulmasının usul ekonomisine uygun olduğu, hesaplanacak icra vekâlet ücretinde bir farklılık olmayacağından fazladan avukatlık ücreti talep edilmesi ve hakkın kötüye kullanılması durumunun oluşmayacağı sonucuna varılmıştır.

4. Somut olayda ise Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2023/16579 Esas sayılı dosyasında alacaklı vekili tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilâmlı icra takibine dayanak Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.03.2023 tarihli ve 2021/191 Esas, 2023/83 Karar sayılı kararında ecrimisil alacağına hükmedilmiştir. Alacaklı vekilinin takip talebinde ilâmda hükmedilen asıl alacak, ilâm vekâlet ücreti, yargılama giderleri ve işlemiş faiz olmak üzere 2.012.110,95 TL tutarındaki toplam alacağın tahsilde tekerrür olmamak şartıyla işleyecek faiziyle tahsili ve borçlunun taşınmaza müdahalesinin men'i ile taşınmazdan tahliyesi talebinde bulunmuştur.

5. İcra müdürlüğünce aynı icra takip dosyasında para alacağının tahsili için düzenlenen örnek (4-5) No.lu icra emrinde; ilâmda hükmedilen ecrimisil alacağı, ilâm vekâlet ücreti, yargılama gideri, işlemiş faiz olmak üzere 2.012.110,95 TL toplam alacağın tahsilde tekerrür olmamak şartıyla işleyecek faiziyle birlikte tahsili talep edilmiştir.

6. İcra müdürlüğünce aynı icra takip dosyasında yukarıda birinci uyuşmazlıkta açıklanan müdahalenin men'ine ilişkin ilâmın infazı için düzenlenen örnek (2) No.lu icra emrinde; 2.012.110,95 TL toplam alacağın tahsilde tekerrür olmamak şartıyla işleyecek faiziyle birlikte tahsili, borçlunun Kayseri ili ... ilçesi ... Mahallesi 4190 ada 8 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan fen bilirkişisinin rapor ve krokisinde C harfi ile gösterilen taşınmaza müdahalesinin men'i ile taşınmazdan tahliyesi talep edilmiştir. Aynı takip dosyasında düzenlenen örnek (2) No.lu ve örnek (4-5-) No.lu icra emirleri borçlunun vekiline 28.03.2023 tarihinde tebliğ edilmiştir.

7. Somut olayda ilâmda hükmedilen para alacağının tahsili için aynı takip dosyasında düzenlenerek borçlunun vekiline gönderilen icra emirlerinde tahsilde tekerrür olmamak şartıyla tahsili talep edilmiş olup mükerrer talep bulunmadığının kabulü gerekir. Şikâyete konu icra emirleri aynı takip dosyasından düzenlenmiş olup hakkın kötüye kullanılması söz konusu olmadığı gibi bu husus usul ekonomisine de aykırılık oluşturmamaktadır.

8. Hukuk Genel Kurulundaki görüşmeler sırasında, ilâmda hükmedilen toplam 1.286.359,98 TL ecrimisil alacağının tahsilinin örnek (4-5) No.lu icra emriyle talep edilmesine rağmen örnek (2) No.lu icra emrinde de bu alacağın tahsilinin talep edilmesiyle mükerrer talepte bulunulduğundan direnme kararının onanması gerektiği görüşü ile örnek (2) No.lu icra emrinde para alacağının tahsili talep edilemeyeceğinden icra emrinin bu kısmının iptaliyle yetinilmesi gerektiğinden bu değişik gerekçeyle direnme kararının bozulması gerektiği görüşü ileri sürülmüş ise de bu görüşler Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.

9. Hâl böyle olunca, ikinci uyuşmazlık yönünden Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

10. Bu nedenle ikinci uyuşmazlık yönünden direnme kararı bozulmalıdır.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Alacaklı vekilinin birinci ve ikinci uyuşmazlıklar yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken HMK'nın 371. maddesi gereğince BOZULMASINA,

İstek hâlinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine,

Dosyanın HMK'nın 373/2. maddesi uyarınca kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.09.2025 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.

"K A R Ş I O Y"

Borçlu vekili, takip dayanağı ilamın konusunun müdahalenin men’i ile ecrimisil alacağına ilişkin olduğunu, alacaklı tarafın örnek 2 No.lu icra emriyle “C” harfiyle gösterilen taşınmaz kısmına ilişkin müdahalenin men’i ile taşınmazın tahliyesi ve toplam 1.286.359,98 TL ecrimisil alacağının yasal faiziyle tahsilinin istendiğini, aynı icra dosyası üzerinden örnek 4-5 No.lu icra emriyle tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla toplam 2.012.110,95 TL alacağın yasal faiziyle tahsilinin talep edildiğini, her iki icra emrinin mükerrer olduğunu, ilâmın kesinleşmediğini, örnek 2 No.lu icra emrinin ilâma aykırı düzenlendiğini, takibin ve icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince; takip dayanağı ilâmda hükmedilen ecrimisil alacağının icra takibine konu edildiği, ilâmın tapu sicilinde değişiklik yaratacak mahiyette olmadığı, ilâmda birleşen davada ise müdahalenin önlenmesine karar verildiği, ilâmın kesinleşmeden icra takibine konu edilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, icra emrinin ilâma uygun olarak düzenlendiği gerekçesiyle şikâyetin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince; takibe dayanak ilâm tapu sicilinde değişiklik yaratacak mahiyette olmadığından kesinleşmeden icra takibine konu edilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, ilâmların infaz edilecek kısmı hüküm bölümü olup, bu kısmın aynen infazının zorunlu olduğu, icra mahkemesince hükmün (infaz edilecek kısmının) yorum yoluyla değiştirilmesi mümkün olmadığı gibi yeniden belirlenmesinin de mümkün olmadığı, takibe konu ilâmda tahliyeye ilişkin bir hüküm bulunmamasına rağmen örnek 2 No.lu icra emrinde taşınmazın tahliyesinin de talep edildiği, ayrıca ilâmda hükmedilen toplam 1.286.359,98 TL ecrimisil alacağının örnek 4-5 No.lu icra emriyle talep edilmesine karşın örnek 2 No.lu icra emrinde de bu alacağın işleyecek yasal faiziyle tahsilinin talep edilerek mükerrer talepte bulunulduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle şikâyetin kısmen kabulüne ve örnek 2 No.lu icra emrinin iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verildiği, bu kararın taraflarca temyiz edildiği görülmüştür.

Özel Dairece; “…1-Borçlunun temyiz dilekçesinin incelenmesinde;

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının REDDİNE,

2-Alacaklının temyiz dilekçesinin incelenmesinde;

…Somut olayda, icra takibinin dayanağı olan Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.03.2023 tarih, 2021/191 Esas 2023/83 Karar sayılı ilâmında, “...1-a) Mahkememizin iş bu 2021/191 Esas ana dosyası bakımından davanın kabulü ile; davalının davaya konu Kayseri ili ... ilçesi ... mahallesi 4190 ada 8 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan fen bilirkişinin rapor ve krokisinde C harfi ile gösterilen taşınmaza yaptığı müdahalesinin men'ine,

b-) Davacının ecri misil talebinin kabulü ile; ... Toplam 1.286.359,98 TL'nin dönem sonlarından itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,..."karar verilmiştir.

Müdahalenin men’ine kararının infazı yönünden somut olaya uygulanması gereken İİK'nın 26. maddesi olup, anılan maddenin 1. fıkrasının göndermesi ile İİK'nın 24. maddesi gereğince, borçluya İcra Müdürlüğünce örnek no:2 icra emri gönderilmesi gerekir.

Takip talebinin incelenmesinde; ecrimisil alacağı, ilâm vekalet ücreti, yargılama gideri ve işlemiş faizlerinin tahsili ile birlikte Kayseri ili ... ilçesi ... mahallesi 4190 ada 8 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan fen bilirkişinin rapor ve krokisinde C harfi ile gösterilen taşınmaza müdahalenin men'i ile taşınmazdan tahliye talep edildiği, örnek no:2 icra emrinin incelenmesinde; ecrimisil alacağının işleyecek faizi ile birlikte tahsili ve takip talebinde belirtilen taşınmaza müdahalenin men'i ile taşınmazdan tahliye talep edildiği, örnek no: 4-5 icra emrinin incelenmesinde ise; takip talebinde belirtilen alacak kalemlerinin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile tahsilinin talep edildiği anlaşılmaktadır.

İcra takibine dayanak ilâm, takip talebi ve icra emirleri birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar örnek no:2 icra emrinde ecri misil alacağının işleyecek faizi ile birlikte tahsili talep edilmiş ise de, örnek no: 4-5 icra emrinde alacak kalemlerinin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile tahsilinin talep edildiği görülmekle mükerrer talep bulunduğundan söz edilemez.

Öte yandan; müdahalenin önlenmesine hükmedilen ilâm, tahliyeyi ve teslimi de kapsadığından taşınır teslimine veya taşınmaz tahliye veya teslimine ilişkin örnek no:2 icra emrinin ilâma aykırı düzenlendiğinden söz edilemez.

O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesinin şikayetin reddi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle borçlunun istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle şikayetin kısmen kabulü ile örnek no: 2 icra emrinin iptaline karar verilmesi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir…” gerekçesiyle karar bozulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesince; önceki karar gerekçesinin yanında takip alacaklısı, şikâyet konusu ve takip konusu dayanak ilâmı aynı olan farklı esasta görülen benzer şikâyetlerle ilgili verilen 14.09.2023 tarihli ve 2023/1027 Esas-2023/1143 Karar sayılı kararının Özel Dairenin 30.04.2024 tarihli ve 2023/8286 Esas-2024/4067 Karar sayılı kararıyla, 12.09.2023 tarihli ve 2023/1105 Esas-2023/1102 Karar sayılı kararının da aynı Özel Dairenin 03.06.2024 tarihli 2023/8002 Esas, 2024/5661 Karar sayılı kararıyla onanmasına karar verildiği gerekçesiyle emsal kararlar arasındaki çelişki nedeniyle direnme kararı verildiği anlaşılmıştır.

Direnme kararı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir.

Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık;

1) Somut olayda ilâmlı icra takibinde örnek 2 No.lu icra emrindeki tahliye talebinin ilâma aykırılık oluşturup oluşturmadığı,

2) Örnek 4-5 No.lu icra emrinde ecrimisil alacağının işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla tahsilinin talep edilmesi karşısında örnek 2 No.lu icra emrinde ecrimisil alacağının işleyecek yasal faiziyle talep edilmesinin mükerrerlik oluşturup oluşturmadığı noktasında toplanmaktadır.

İİK’nın 30. maddesinin 1. fıkrasında ‘‘Bir işin yapılmasına mütedair ilâm icra dairesine verilince icra memuru 24’üncü maddede yazılı şekilde bir icra emri tebliği suretiyle borçluya ilâmda gösterilen müddet içinde ve eğer müddet tayin edilmemişse işin mahiyetine göre başlama ve bitirme zamanlarını tayin ederek işi yapmayı emreder.’’ hükmü düzenlenmiştir.

İcra İflas Kanunu Yönetmeliğinin 23. maddesinde; Taşınır teslimine veya taşınmaz tahliye ve teslimine ilişkin icra emri, (Örnek No 2) 25. maddesinde; Bir işin yapılmasına veya yapılmamasına, bir irtifak hakkının veya gemi üzerindeki intifa hakkının kaldırılmasına veya yükletilmesine ilişkin ilâmların yerine getirilmesinde icra emri, (Örnek No 4) 26. maddesinde; Para borcuna veya teminat verilmesine ilişkin ilâm veya ilâm niteliğindeki belgelere dayanan takiplerde icra emri, (Örnek No 5) özellikleri ve içerikleri düzenlenmiştir. Şikâyete konu icra dosyasında örnek 4-5 No.lu icra emriyle istenilmesi gereken bir işin yapılması (müdahalenin men’i) ve toplam 1.286.359,98 TL ecrimisil alacağının işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline ilişkin taleplerin ayrıca örnek 2 No.lu icra emriyle de istenilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

Örnek 2 No.lu icra emri “Taşınır Teslimine veya Taşınmaz Tahliyesine” ilişkin olup dayanak Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/191 Esas-2023/83 Karar sayılı kararda müdahalenin men’i ile birlikte ecrimisil alacağı hükmü de yer almaktadır. Anılan ilâmda taşınmazın tahliye ve teslimine dair herhangi bir hüküm ve ifade bulunmamaktadır. Örnek 2 No.lu icra emri yerine “Para Borcuna veya Teminat Verilmesine veya Bir İşin Yapılması veya Yapılmamasına, İrtifak Hakkının veya Gemi Üzerindeki İntifa Hakkının Kaldırılmasına İlişkin İlamların Yerine Getirilmesine” ilişkin örnek 4-5 No.lu icra emrinin gönderilmesi ile yetinilmesi yeterli ve gereklidir.

Belirtilen tüm bu nedenlerle ve özellikle de dayanak ilâmda tahliyeye dair bir ibarenin bulunmamasından ötürü örnek 2 No.lu icra emrinde “...C harfi ile gösterilen taşınmaza müdahalenin men’i ile taşınmazdan tahliyesi...” şeklinde talep ve ibarenin olması karşısında; yukarıda bahsedilen yasa ve yönetmelik hükümleriyle dayanak ilâmın lafzına aykırı icra emrinin düzenlendiği kanaatine varılmıştır. Kural olarak; icra mahkemesi, dayanak ilâmın lafzıyla bağlı olup, te’vil yoluyla ilâm ve hükmü yorumlayamaz. İlâmın aynen infazıyla görevli olup, şekli yargılama ve usul hükümleri icra hukukunda etkilidir (Zira 8. Hukuk Dairesinin 28.11.2017 tarih ve 2015/14747 Esas-2017/15744 Karar, 8. Hukuk Dairesinin 06.12.2017 tarih ve 2015/15202 Esas-2017/16245 Karar, 12. Hukuk Dairesinin 30.04.2024 tarih ve 2023/8286 Esas-2024/4067 Karar, 12. Hukuk Dairesinin 03.06.2024 tarih ve 2023/8002 Esas-2024/5661 Karar sayılı kararları da benzer niteliktedir).

Yukarıda anlatılan nedenlerle; İİK’nın ilgili yasa ve yönetmelik hükümleri, emsal içtihatlar, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 11.07.2024 tarih ve 2024/784 Esas-2024/882 Karar sayılı kararında yazılı gerekçelerle usul ve kanuna uygun olan direnmenin ONANMASI gerekirken, Özel Dairece benimsenen bozma gerekçeleriyle direnmenin bozulması yönündeki sayın çoğunluğun görüşüne katılamıyorum.

Kaynak:https://www.hukukihaber.net/hukuk-genel-kurulunun-2024783-e-2025497-k-sayili-karari