ADALET HABERLERİ

Hukuk Genel Kurulu'nun 2024/581 E., 2024/718 K. sayılı kararı

Hukuk Genel Kurulu'nun 2024/581 E., 2024/718 K. sayılı kararı
1 Okunma

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 11.12.2024 tarihli, 2024/581 E., 2024/718 K. sayılı kararı

T.C.

Yargıtay

Hukuk Genel Kurulu

2024/581 E., 2024/718 K.

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Yargıtay 7. Hukuk Dairesi (İlk Derece mahkemesi Sıfatıyla)

SAYISI : 2023/7 E., 2024/1 K.

KARAR : Davanın reddine

1. Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı Yargıtay 7. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesi sıfatıyla yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiştir.

2. Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği düşünüldü:

I. YARGILAMA SÜRECİ

Davacı İstemi

4. Davacı vekili dava dilekçesinde; dava dışı İsmail Gürkan tarafından Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/244 Esas sayılı dosyasında müvekkili aleyhine açılan ecrimisil davasında hatalı olarak davanın kabulüne karar verildiğini, sonrasında da icra takibi başlatıldığını, ancak müvekkilinin icra takibine konu borcu ödeyemediğini, birçok bankaya kredi borcu oluştuğunu ve iflas ettiğini, dava konusu taşınmazdan çıkmak zorunda kaldığını, mahkemece verilen kararın temyiz incelemesi sonucunda bozulması üzerine müvekkili hakkında davanın reddine karar verildiğini, davanın kabulüne dair verilen ilk karar sonrasında başlatılan icra takibi nedeniyle müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın icra takip tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Cevabı

5. Davalı ... Hazinesi vekili cevap dilekçesinde; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 46 ncı maddesinde düzenlenen koşulların gerçekleşmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Özel Daire Kararı

6. Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 16.04.2024 tarihli ve 2023/7 Esas, 2024/1 Karar sayılı kararı ile;

“…Dava, HMK'nın 46. maddesi uyarınca hakimlerin hukuki sorumluluğuna dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

Davacı, Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/244 Esas, 2014/663 Karar sayılı dava dosyasında yargılama faaliyetinden kaynaklı zarara uğradığını belirterek, bu zararın tahsilini talep etmiştir.

Hakimlerin hukuki sorumluluğu Hukuk Muhakemeleri Kanununun 46-49. maddelerinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Kanunda gösterilen sorumluluk nedenleri, örnek niteliğinde olmayıp, sınırlı ve sayılı durumları ifade etmektedir.

Tazminat istemi, yasa yolları düzenlenmiş bulunan yargısal işlem ve kararlara ilişkin olup hatalı olduğu ileri sürülen yargısal işlemlerde, özel amaç ile davranıldığı yönünde dosyada bir delil bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle; iddia konusu yargılama işleminde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 46. maddesinde gösterilen durumlardan hiçbirinin gerçekleşmediği anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.

Öte yandan Hukuk Muhakemeleri Kanununun 49. maddesinde "...Dava esastan reddedilirse davacı 500,00 TL'den 5.000,00 TL'ye kadar disiplin para cezasına mahkum edilir..." hükmü düzenlenmiştir.

Dava esastan reddedildiğinden, davacı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 49. maddesi gereğince takdiren 500,00 TL disiplin para cezasına mahkum edilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :

Yukarıda açıklanan gerekçelerle;

1-Davanın REDDİNE,

2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 49. maddesi gereğince takdiren 500,00 TL disiplin para cezasının davacıdan alınarak Hazineye verilmesine,

3- Harçlar Yasası uyarınca karar tarihi itibariyle alınması gerekli 427,60 TL ret harcının, peşin alınan 2.562,00 TL'nin mahsubu ile kalan 2.134,40 TL'nin istek halinde davacıya iadesine,

4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2. maddesi gereğince 32.000,00 TL maktu vekalet ücretinin, davacıdan alınıp kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,

5-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 6100 sayılı HMK'nın 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra yatırılan avanstan kullanılmayan kısmın davacıya iadesine,…” karar verilmiştir.

Kararın Temyizi

7. Özel Daire kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

II. GEREKÇE

8. Dava, 6100 sayılı Kanun’un 46 ncı maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.

9. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 46 ncı maddesinde sorumluluk nedenleri sınırlı olarak sayılmıştır. Anılan maddede; “(1) Hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı aşağıdaki sebeplere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir:

a) Kayırma veya taraf tutma yahut taraflardan birine olan kin veya düşmanlık sebebiyle hukuka aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.

b) Sağlanan veya vaat edilen bir menfaat sebebiyle kanuna aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.

c) Farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin bir kanun hükmüne aykırı karar veya hüküm verilmiş olması.

ç) Duruşma tutanağında mevcut olmayan bir sebebe dayanılarak hüküm verilmiş olması.

d) Duruşma tutanakları ile hüküm veya kararların değiştirilmiş yahut tahrif edilmiş veya söylenmeyen bir sözün hüküm ya da karara etkili olacak şekilde söylenmiş gibi gösterilmiş ve buna dayanılarak hüküm verilmiş olması.

e) Hakkın yerine getirilmesinden kaçınılmış olması.” düzenlemesi bulunmaktadır.

10. Somut olayda 6100 sayılı Kanun’un 46 ncı maddesinde sınırlı sayıda belirtilen sorumluluk sebeplerinden hiçbiri bulunmadığından ve hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı tazminat şartları oluşmadığından Özel Dairece davanın reddine karar verilmesi yerindedir.

11. Hâl böyle olunca, yapılan açıklamalara, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bilgi ve belgelere, Daire kararında açıklanan gerektirici nedenlere, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın onanması gerekir.

III. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın ONANMASINA,

Harç peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına,

11.12.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.

Kaynak:https://www.hukukihaber.net/hukuk-genel-kurulunun-2024581-e-2024718-k-sayili-karari