Hukuk Genel Kurulu'nun 2024/239 E., 2024/609 K. sayılı kararı

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 04.12.2024 tarihli, 2024/239 E., 2024/609 K. sayılı kararı
T.C.
Yargıtay
Hukuk Genel Kurulu
2024/239 E., 2024/609 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/839 E., 2023/1867 K.
KARAR : Davanın kabulüne
ÖZEL DAİRE KARARI : Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 14.06.2023 tarihli ve
2022/15118 Esas, 2023/6336 Karar sayılı BOZMA kararı
Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti ve terkin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 5. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
Direnme kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan gündem ve dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; davalıya ait Diyarbakır ili Kulp ilçesi Akbulak Mahallesi 261 ada 8 parsel sayılı taşınmaz hakkında idare tarafından kamulaştırma kararı alındığını, taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığını ileri sürerek kamulaştırma bedelinin tespitine ve taşınmazın müvekkili idare adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı tarafa usulüne uygun şekilde yapılan tebligata rağmen süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 25.05.2018 tarihli ve 2017/608 Esas, 2018/497 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulü ile 261 ada 8 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin 11.220,89 TL olarak tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 19.06.2020 tarihli ve 2019/385 Esas, 2020/541 Karar sayılı kararıyla; ilk derece mahkemesince ipek böceği kozasını esas alarak dut ürününe net gelir hesaplanmasının doğru olmadığı, bilirkişi raporunda değerlendirmeye alınan münavebe ürünlere ilişkin Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne ait ayrıntılı veri cetveli getirtilip bilirkişi raporunun denetlenmediği, davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği, terkin kararı verilmemesinin hatalı olduğu, ... yargı harçlarından muaf olmasına rağmen peşin alınan harcın davacı idare üzerinde kalacak şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
V. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 20.01.2021 tarihli ve 2020/432 Esas, 2021/165 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulü ile 261 ada 8 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile tapudan terkinine, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin toplam 10.462,13 TL olarak tespitine karar verilmiştir.
VI. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 12.09.2022 tarihli ve 2021/2249 Esas, 2022/2302 Karar sayılı kararıyla; bilirkişi raporunda münavebeye alınan ürünler ile ilgili hesaplamanın 2017 yılı veri cetveline göre ve Yargıtay uygulaması doğrultusunda yapılmadığı, netice itibariyle belirlenen değerlerin istinaf edenin sıfatı dikkate alındığında uygun olmadığı, dosya arasında bulunan Kulp ilçesi 2017 yılına ait ağaç verim maliyet ve fiyat cetvelinde bulunan rakamların, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki miktarlara kısmen uymadığı, elma ürününün dekara maliyetinin 1.241,78 TL olması gerekirken 395,90 TL alınması, kayısı ürününün dekara maliyetinin 1.254,18 TL olması gerekirken 368,70 TL alınmasının hatalı olduğu, resen yapılan hesaplamada netice olarak toplam kamulaştırma bedelinin 9.144,50 TL olarak belirlendiği, ayrıca kamulaştırma bedeli olarak depo edilen fazla bedelin davacıya iade edilmesi ve faiz ile ilgili bölümün düzeltilmesi gerektiği gerekçesiyle davacı idarenin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile 261 ada 8 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile tapudan terkinine, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin toplam 9.144,50 TL olarak tespitine karar verilmiştir.
VII. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
''...1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Kapama karışık meyve bahçesi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi yöntem itibarıyla yerindedir.
3.Buna karşın yapılan incelemede; hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda münavebe ürünü olarak alınan dut, incir, nar, elma, kayısı, ayva ve eriğin sulu arazide dekar başına verim miktarları Tarım ve Orman Bakanlığı İlçe Müdürlüğünden, değerlendirme tarihi olan 2017 yılı dekar başına üretim masrafı (kalem kalem masraf dökümü) ve hasat dönemindeki ortalama toptan kg satış fiyatı ise ilgili resmi kuruluşlardan getirtilip rapor denetlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmadığı gibi Türkiye ortalamasına göre üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ünden az olamayacağı gözetilmeden hesap yapan bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
.." gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Verilen Direnme Kararı
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; aynı kamulaştırma planı kapsamında, davaya konu taşınmaz ile aynı köyde bulunan ve benzer özelliklere sahip taşınmazlar yönünden tarafların temyizi üzerine Yargıtay 5. Hukuk Dairesince kapama bahçe niteliğindeki taşınmazlarda masrafın 1/7 olarak uygulanmasının kabul edildiği, bu nedenle hakkaniyete aykırı bedellerin ortaya çıkmasının önüne geçilmesi amacıyla davaya konu taşınmaz için de masrafın 1/7 olarak tespit edilmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
VIII. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen direnme kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili; bilirkişi raporunda verim miktarlarının yüksek üretim masraflarının ise düşük alındığını, üretim masraflarının neye göre ve nasıl hesaplandığının belli olmadığını, taşınmaz tapu kaydında ve fen bilirkişi raporunda susuz tarla olarak belirlendiği hâlde bilirkişiler tarafından sulanabilir tarım arazisi niteliğine göre değerlendirme yapıldığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Uyuşmazlık
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; kamulaştırma bedelinin tespiti ve terkin istemine ilişkin eldeki davada;
1- Münavebe ürünü olarak alınan dut, incir, nar, elma, kayısı, ayva ve eriğin sulu arazide dekar başına verim miktarları, dekar başına üretim masrafı ve hasat dönemindeki ortalama toptan kg satış fiyatının ilgili resmi kuruluşlardan getirtilmesinin gerekip gerekmediği,
2- Üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ünden az olup olamayacağı noktalarında toplanmaktadır.
D. Gerekçe
1. İlgili Hukuk
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11 inci maddesi,
2. Değerlendirme
a) Bir numaralı uyuşmazlık yönünden yapılan incelemede
1.Uyuşmazlığın çözümüne geçilmeden önce ilgili mevzuat hükümlerinin ve kapama bahçe niteliğindeki taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti esaslarının açıklanmasında yarar bulunmaktadır.
2. 2942 sayılı Kanun'da taşınmaz malların kamulaştırma usul ve esasları düzenlenmiştir. Kanun'un 8 inci maddesinde idarelerin bu Kanun’a göre tapuda kayıtlı olan taşınmaz mallar hakkında yapacağı kamulaştırmalarda satın alma usulünü öncelikle uygulamalarının esas olduğu belirtilmiştir. Kanun’un 10 uncu maddesinde ise kamulaştırmanın satın alma usulü ile yapılamaması hâlinde idarenin, taşınmaz malın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesine müracaat ederek taşınmaz malın kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin ödenmesi karşılığında idare adına tesciline karar verilmesini isteyeceği ifade edilmiştir.
3. 4650 sayılı Kanun ile değişik 2942 sayılı Kanun’un “Kamulaştırma bedelinin tespit esasları” başlıklı 11 inci maddesinde ise; “15 inci madde uyarınca oluşturulacak bilirkişi kurulu, kamulaştırılacak taşınmaz mal veya kaynağın bulunduğu yere mahkeme heyeti ile birlikte giderek, hazır bulunan ilgilileri de dinledikten sonra taşınmaz mal veya kaynağın;
a) Cins ve nevini,
b) Yüzölçümünü.
c) Kıymetini ektileyebilecek bütün nitelik ve unsarlarını ve her unsurun ayrı ayrı değerini,
d) Varsa vergi beyanını,
e) Kamulaştırma tarihindeki resmi makamlarca yapılmış kıymet takdirlerini,
f) Arazilerde, taşınmaz mal veya kaynağın (…) mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini,
g) Arsalarda, kamulaştırılma gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre satış değerini,
h) Yapılarda, (…) resmi birim fiyatları ve yapı maliyet hesaplarını ve yıpranma payını,
ı) (Değişik: 19/4/2018-7139/27 md.) (İptal ibare: Anayasa Mahkemesinin 10/4/2019 tarihli ve E.:2018/156; K.:2019/22 sayılı kararı ile) (İptal ibare: Anayasa Mahkemesinin 10/4/2019 tarihli ve E.:2018/156; K.:2019/22 sayılı kararı ile) her bir ölçünün etkisi açıklanmak kaydıyla bedelin tespitinde etkili olacak diğer objektif ölçüleri,
Esas tutarak düzenleyecekleri raporda bütün bu unsurların cevaplarını ayrı ayrı belirtmek suretiyle ve ilgililerin beyanını da dikkate alarak Sermaye Piyasası Kurulu tarafından kabul edilen değerleme standartlarına uygun, gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmaz malın değerini tespit ederler.
Taşınmaz malın değerinin tespitinde, kamulaştırmayı gerektiren imar ve hizmet teşebbüsünün sebep olacağı değer artışları ile ilerisi için düşünülen kullanma şekillerine göre getireceği kâr dikkate alınmaz.
Kamulaştırma yoluyla irtifak hakkı tesisinde, bu kamulaştırma sebebiyle taşınmaz mal veya kaynakta meydana gelecek kıymet düşüklüğü gerekçeleriyle belirtilir. Bu kıymet düşüklüğü kamulaştırma bedelidir" şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.
4. Bu maddeye göre tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın mevkii ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması hâlinde ekilecek ürünler ve münavebeye alınan bu ürünlerin elde edilmesi için yapılacak harcamalar göz önünde tutularak net gelirin hesaplanması ve bilimsel yolla değerinin bulunması, bedel tespitinde etkisi olan diğer tüm unsurlar da dikkate alınarak her unsurun gerekçeleri ve değere katkı oranları ayrı ayrı belirtilip gösterilmek suretiyle kamulaştırma karşılığının tespit edilmesi gerektiği gibi, bu unsurların dayanakları olan belgelerin de getirtilmesi zorunludur.
5. Bilirkişi kurulu tarafından kamulaştırma bedeli; münavebe ürünlerin dekar başına verim ve masraf ile hasat dönemi toptan satış fiyatları, aynı yörede eşit olarak ve istatistiki bilgilere dayanan resmî kurum verileri esas alınmak suretiyle tespit edilmelidir.
6. Somut olay ve dosya kapsamına göre, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda münavebe ürünü olarak alınan dut, incir, nar, elma, kayısı, ayva ve eriğin sulu arazide dekar başına verim miktarları İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden, değerlendirme tarihi olan 2017 yılı dekar başına üretim masrafı (kalem kalem masraf dökümü) ve hasat dönemindeki ortalama toptan kg satış fiyatı ise ilgili resmi kuruluşlardan getirtilip rapor denetlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulmuştur.
7. Hâl böyle olunca bir numaralı uyuşmazlık yönünden Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki hükümde direnilmesi doğru olmamıştır.
8. Bu nedenle bir numaralı uyuşmazlık yönünden direnme kararı bozulmalıdır.
b) İki numaralı uyuşmazlık yönünden yapılan incelemede
9. Kapama meyve bahçesi niteliğindeki taşınmazın kamulaştırma bedeli, taşınmazdan elde edilecek yıllık net meyve geliri kapitalizasyon faizi ile kapitalize edilerek belirlenir. Başka bir anlatımla taşınmaz üzerinde bulunan ağaçlar kapama bahçe niteliğinde ise taşınmazın zeminine ayrı, üzerinde bulunan ağaçlara ayrı değer biçilmez. Kapama bahçe, bağ vs. niteliğinde olan taşınmazın değeri, üzerinde bulunan ve taşınmaza kapama bahçe niteliği veren ağaçların veya bağın gelirine göre hesaplanır. Hesaplanan değer ise hem taşınmazın zemininin hem de üzerinde bulunan meyve ağaçlarının değerini kapsar.
10. Bu kapsamda Yargıtayın yerleşik uygulamalarına göre kamulaştırma bedeli tespit edilirken Türkiye'de tarımın yapılış koşulları ve ekonomik tarım yapılma esasları dikkate alındığında üretim masrafları brüt gelirin 1/3'ünden az olmamalıdır.
11. Somut olayda mahallinde yapılan keşif sonucu hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda ve mahkemece resen yapılan hesaplamada ise, brüt gelirin yaklaşık 1/5'i oranında üretim masrafı düşülmek suretiyle kamulaştırma bedeli tespit edilmiştir.
12. Hâl böyle olunca ülke genelinde emsal uyuşmazlıklara ilişkin temyiz incelemesi yapan ve uygulama birliğini sağlama amacıyla olayda izlenmesi gereken yola işaret eden ve Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki hükümde direnilmesi doğru olmamıştır.
13. Bu nedenle iki numaralı uyuşmazlık yönünden de direnme kararı bozulmalıdır.
IX. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
(1) ve (2) numaralı uyuşmazlık yönünden davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerle BOZULMASINA,
Dosyanın 6100 sayılı Kanun’un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.12.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.