ADALET HABERLERİ

ADALET HABERLERİ

AYM'nin 2020/22728 başvuru numaralı kararı

AYM'nin 2020/22728 başvuru numaralı kararı
1 Okunma

Anayasa Mahkemesi'nin 14/5/2025 tarihli ve 2020/22728 başvuru numaralı kararı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

BİRİNCİ BÖLÜM

KARAR

TURKCELL İLETİŞİM HİZMETLERİ A.Ş. BAŞVURUSU (6)

(Başvuru Numarası: 2020/22728)

Karar Tarihi: 14/5/2025

BİRİNCİ BÖLÜM

KARAR

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Recai AKYEL

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

Selahaddin MENTEŞ

İrfan FİDAN

Raportör

:

C. Ece YALIM

Başvurucu

:

TURKCELL İLETİŞİM HİZMETLERİ A.Ş.

Vekilleri

:

Av. Betül Zekiye GÜRBÜZ

Av. Onur Meriç BEKAR

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru; işyerinde incelemenin kanuna aykırı olması nedeniyle konut dokunulmazlığı hakkının, hukuka aykırı delile dayalı olarak rekabeti kısıtlayıcı davranışlarda bulunulduğu gerekçesiyle idari para cezası uygulanması nedeniyle adil yargılanma hakkının, kanuna aykırı düzenlemelere göre idari para cezasının miktarının belirlenmesi nedeniyle suç ve cezaların kanuniliği ilkesinin ve mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

2. Başvurucu, Global System For Mobile Communications (GSM)hizmetleri ve mobil pazarlama hizmetleri pazarında faaliyet gösteren bir anonim şirkettir. Başvurucu Şirketin faaliyet konuları Ulaştırma Bakanlığı ile imzalanan GSM Pan Avrupa Mobil Telefon Sistemi ihalesinde öngörülen iş ve hizmetler ile her türlü telefon, telekomünikasyon ve benzeri hizmetlerdir. Rekabet Kurulu 6/6/2011 tarihli kararla başvurucu şirketin 7/12/1994 tarihli ve 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 6. maddesini ihlal ettiğinden bahisle4054 sayılı Kanun'un 16. maddesinin üçüncü fıkrası ve Rekabet Kurumu tarafından çıkarılan 15/2/2009 gün ve 27142 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Rekabeti sınırlayıcı Anlaşma Uyumlu Eylem ve Kararlar ile Hakim Durumun Kötüye Kullanılması Halinde Verilereck Para Cezalarına İlişkin Yönetmelik uyarınca başvurucu şirket aleyhine91.942.343,31 TL idari para cezası verilmesine karar vermiştir.

3. Başvurucu şirket 8/12/2011 tarihinde idari para cezasının iptali ile dayanağını oluşturan Kanun'un 16. maddesinin 3. bendinin iptali için Anayasa Mahkemesine müracaat edilmesi talebiyle Danıştay 13. Daire (Daire) Başkanlığında dava açmıştır. Daire 16/10/2017 tarihinde Anayasa'ya aykırılık iddiasının ciddi görülmeyerek işin esasına geçildiğini belirtmiş ve davanın reddine karar vermiştir. Başvurucu, bu karara karşı Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunda (İDDK) temyiz kanun yoluna başvurmuştur. İDDK 16/3/2020 tarihinde Daire kararını oyçokluğu ile onamıştır.

4. Başvurucu, nihai kararı 19/7/2020 tarihinde öğrendiğini belirterek 12/8/2020 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

5. Komisyon, başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.

II. DEĞERLENDİRME

6. Başvurucu; idari para cezasının iptali için açılan iptal davasının gerekçesiz olarak reddedildiğini, kararın açık ve bariz takdir hatası içerdiğin, idari para cezasının fahiş miktarda olduğunu, hâkim kararı olmaksızın işyerinde gerçekleştirilen yerinde inceleme sonucu elde edilen delillerin hukuka aykırı olduğunu, idari yaptırıma gerekçe olamayacağını belirterek konut dokunulmazlığı hakkının, adil yargılanma hakkının, suç ve cezaların kanuniliği ilkesinin ve mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Adalet Bakanlığı (Bakanlık), görüşünde; 30 günlük başvuru süresi açısından kabul edilebilirliğin değerlendirilmesi gerektiğini ayrıca Dairenin mevzuat hükümlerini dikkate alarak, şikâyetleri incelediğini, ayrıntılı ve gerekçeli bir kararla davayı reddettiğini belirtmiştir. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı cevabında başvuru formundaki iddiaları yinelemiştir.

7. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 47. maddesinin (5) numaralı fıkrası gereği bireysel başvurunun başvuru yollarının tüketildiği, başvuru yolu öngörülmemiş ise ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir. Ahmet Sağlam ([2. B.], B. No: 2013/3351, 18/9/2013, § 27) ve Erendiz Önal ([1. B.], B. No: 2014/1133, 30/6/2014, §§ 24-34) kararları da bu yöndedir. Ayrıca, adli tatilin hangi mahkemelerde uygulanacağı ilgili usul kanunlarında belirtilmiştir. 6216 sayılı Kanun'da ve Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nde Anayasa Mahkemesinin adli tatile tabi olduğu yönünde bir hüküm bulunmadığından Anayasa Mahkemesi adli tatil süresi içinde de yargısal faaliyetlerine devam etmektedir. Bu sebeple bireysel başvuru açısından adli tatil hükümlerinin süre hesabında dikkate alınmasına hukuken imkân bulunmamaktadır (Turgut Tayyar [1. B.], B. No: 2013/7168, 15/10/2014, § 18).

8. Anayasa Mahkemesi Hüseyin Aşkan ([2. B.], B. No: 2017/15649, 21/7/2020) kararında, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) evrak işlem kütüğü üzerinde yapılan incelemede başvurucu vekili tarafından nihai kararın açılarak okunduğu tespit edilen tarihi, nihai kararın sonucunun öğrenildiği tarih kabul ederek bireysel başvuru süresini bu tarihten itibaren başlatmış ve başvurunun süre aşımı nedeniyle kabul edilemez olduğu sonucuna ulaşmıştır.

9. Yargılama sürecinde nihai karar olan İDDK kararına ilişkin olarak UYAP evrak işlem kütüğü üzerinde yapılan inceleme sonucu, ilgili kararın başvurucunun avukatı Betül Zekiye Gürbüz tarafından 10/7/2020tarihinde saat 12.32.53’de açılarak okunduğu tespit edilmiştir. Bu kapsamda 10/7/2020 tarihinde bireysel başvuruya ilişkin nihai karardan haberdar olunduğunun ve bu doğrultuda bireysel başvuru süresinin 10/7/2020 tarihinden itibaren işlemeye başladığının kabul edilmesi gerekir. Bireysel başvuru, 10/7/2020 tarihinde işlemeye başlayan 30 günlük yasal sürenin geçirilmesinin ardından 12/8/2020 tarihinde yapılmıştır.

10. Sonuç olarak bireysel başvuru konusu yargılama sürecine ilişkin nihai karardan 10/7/2020 tarihinde haberdar olduğu anlaşılan başvurucunun otuz günlük bireysel başvurusu süresinden sonra, 12/8/2020 tarihinde gerçekleştirdiği bireysel başvurusunun süre aşımı nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

III. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Başvurunun süre aşımı nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 14/5/2025 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

Kaynak:https://www.hukukihaber.net/aymnin-202022728-basvuru-numarali-karari